Cilt Bakımı,Cilt maskesi,Sivilceler için maske,Siyah noktalar,Saç Bakımı,Normal Cilt Bakımı,Saç Sağlığı,aç Bakımı Saç Maskeleri saç dökülmesi saç bakım ürünleri evde saç bakımı saç maskeleri doğal cilt bakımı bitkisel cilt bakımı erkek cilt bakım saç bakımı cilt maskeleri cilt lekeleri siyah noktalar sivilceler Bitkisel Cilt Bakımı Cilt Bakımı ve Güzellik Kuru Cilt Bakımı doğal cilt bakımı bitkisel cilt bakımı epilasyon laser epilasyon

Blog Arşivi




Doğal Saç Maskeleri ile saçları parlatma

Saçları güzelleştirmeye ve cildi gençleştirmeye yönelik reçeteler, eski Mısır yazılarında bile bulunuyor! Bunların içinde su aygırı yağı, ceylan boynuzu içerenler bile var! Eski Romalılarınsa kırışıklarından kurtulmak için nergis tomurcuklarını balla karıştırdıkları biliniyor. 17. yüzyılda ise kadınların saçları ve yüzleri için özel ipek kılıflar diktikleri ve geceleri bunlarla uyudukları kayıtlara geçen bilgiler arasında…
Bitkisel kaynaklı ürünlerin ve organik kozmetiğin çok revaçta olduğu bugünlerde uzmanlar tamamen doğal, kendi kendinize yapabileceğiniz maskeler öneriyor: Evde kendi spa’nızı yaratmanız ve sağlıkla parlayan saçların keyfini çıkarmanız için!

Unlu - Elma Sirkeli Maske

Hazırlanışı ve uygulama:

Maskeyi hazırlamak için tüm malzemeleri çukur bir kapta karıştırın. Ve bu karışımı kuru saçınıza masajla yedirin. Tüm saçınızı tepenize toplayın ve başınıza bir saç bonesi geçirin. Maskeyi saçınızda yaklaşık 25 - 30 dakika bırakın. Ardından saçınızı, ılık suyla durulayın. Çünkü sıcak su maskenin saçınızdan akmasını biraz zorlaştırabilir.
Faydaları: Unlu maske kulağa başta tuhaf gelse de aslında aminoasit ile E ve B vitamini zengini buğday, saçlar için tam bir parlaklık kaynağı. Ayrıca sertleşen, kolayca dolaşan saçları da verdiği esneklikle büyük ölçüde rahatlatıyor.

Muzlu - Ballı Maske

Hazırlanışı ve uygulama: Tüm malzemeleri blenderdan geçirin ve macun haline gelmesini sağlayın. Saçlarınızı üzerindeki sprey, jöle gibi tüm kalıntılardan arınması için yıkayın ve havluyla kurutun. Ardından maskeyi bir tarak ya da boya fırçası yardımıyla kökten uca tüm saçlarınıza yedirin. Başınızı streç filmle sararak ya da bir bone geçirerek 1 saat bu halde bekleyin. Daha fazla da beklemenizde bir sakınca yok. Uzmanlar katlanabilenlerin gece bu halde uyumalarının harika sonuçlar yaratabileceğini söylüyor. Ancak eğer böyle yatacaksınız yatmadan en az bir saat önce sürün ki, saçlarınız kurusun ve üşütmeyin. Maskeyi çıkarmak için önce bol suyla arınana kadar durulayın sonra da saçı yapılandıran tipte bir şampuan uygulayın.

Faydaları: Çok çeşitli amino asitler, potasyum, A, B, C ve E vitaminleri içeren muz saçınız için tam bir güzellik kaynağı. Maskenin içindeki bal ve diğer malzemeler hem saçınızı hem de kafa derinizi besleyecek. Bu maskeyi ayda bir kez uygulayabilirsiniz.

Susam ve Hindistan Cevizi Maskesi

Hazırlanışı ve uygulama:
Tüm malzemeleri blenderda iyice karıştırın. Bir önceki uygulamada olduğu gibi saçınızı artıklardan arındırmak için yıkayın ve kurulayın. Karışımı saçlarınıza yedirin ve 15 dakika saç diplerinize parmaklarınızla masaj yaparak yedirin. Ardından 5 dakika daha bekleyin ve durulayın. Her gün kullanılabilen yumuşak bir şampuanla saçınızı tekrar yıkayın.
Faydaları: Saçlarınızın ipeksi bir hal alması ve yumuşaması için oldukça etkili bir maske. Hindistan cevizinin içindeki mineral ve vitaminler saçlarınız kadar kafa derinizi de rahatlatacak. Bu maskeyi 15 günde bir rahatlıkla uygulayabilirsiniz.

Çamur Banyosu Nedir?

Yan etkisi bulunmayan çamur banyosu, sadece güzelleştirmekle kalmıyor; aynı zamanda birçok hastalığa da çare olmasıyla yükselen bir trend oldu…Özellikle ülkemizde bulunan kaplıcalarda, ılıcalarda veya zengin içerikli toprağı bulunan bölgelerde çamur banyolarının faydalarından yararlanan pek çok insan var. Ancak yoğun tempo yüzünden bu rahatlatıcı tecrübeden yararlanamayanlar için artık şişelenmiş olarak alınabilen çamur banyoları da mevcut.

Çamur banyosu nedir?
Vücudun, içinde çeşitli içerikler bulunan ılık bir çamur banyosunda belirli bir süreyle tutulmasıdır. Yüz bölgesine uygulanan bazı çamur maskeleri de olmasına rağmen, çamur banyosu genellikle boyun bölgesine kadar vücudu çamurda tutarak gerçekleştirilir. Çamurun farklı ve çeşitli içerikleri olabilir: Örneğin içeriğinde radyoaktif elementler ve kükürt bulunan çamurun romatizma, cilt hastalıkları, ciğer ve dalak rahatsızlıklarına iyi geldiği gibi sindirim ve sinir sistemiyle ilgili yararları da vardır. Bazı tür çamur banyolarında volkanik kül ve çeşitli mineraller de bulunur. Bazı dillerde “moor”, yani iyileştirici toprak olarak da adlandırılan çamur banyolarının çeşitli vitamin ve doğal antibiyotik içerenleri de vardır.

Nelere iyi gelir?
Çamur hafif ağrı ve acıları iyileştirir, kan dolaşımını artırır, kasları rahatlatır ayrıca cildi arındırarak yumuşak ve temiz hale getirir. Bilimsel araştırmalar çamur banyolarının aşağıdaki yararlarını da kanıtlamıştır:

Hücre yenilenmesi:
Kolajen üretimini artıran bir antioksidan olduğu için yaşlanma sürecini yavaşlatır.

Sıkılaştırıcı:
Cilt üzerinde bulunan ölü hücre ve diğer pisliklerin atılmasını sağladığı için sıkılaştırıcı etkileri vardır.

Hormon dengeleyici:
Regl dönemi öncesi sendromu adı verilen dönemin negatif etkilerine karşı savaştığı gibi hormon dengeleyici etkileriyle regl dönemi zorluklarının azalmasını sağlar.

Doğal iltihap savar:
Yorgunluk, aşırı zorlanma, veya bazı hastalıklar (artrit, romatizma) nedeniyle oluşan kas ve kemik problemlerini giderir. Bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesine yardımcı olur. Stresi azaltan doğal bir yöntemdir. Bu nedenle özellikle sporcular veya efor gerektiren ağır işleri olan kimseler için çok faydalıdır

Kırışıklığı Azaltan Yiyecekler

* Vücudun iyi kaliteli proteinlere ve doğru yağlara ihtiyacı vardır. Yüksek kaliteli protein tüketmemek, hücrelerin bozulmasına ve vücudun onarma işleminde yetersiz kalmasına yol açtığı için bu nedenle özellikle yüksek kaliteli protein içeren balık/tavuk/hindi tüketilmelidir. (yağsız kırmızı et yer almıyor önerilerde!)

* Doymuş yağlardan uzak durulmalı (margarin, tereyağı) ve doymamış yağlar (zeytinyağı, kanola, soya, mısırözü) tercih edilmelidir.

* Genç görünmek için yüksek glisemik yüklü karbonhidrat olan sofra şekeri, bal, pekmez, çikolata, mısır, makarna, pilav ve ekmek gibi yiyeceklerden uzak durulmalı onun yerine kan şekerini yavaş yükseltip insülini az uyaran kompleks karbonhidratlar tercih edilmelidir.

* Yeşil ve turuncu renkli sebzeler vücudun A vitamini seviyesini yükseltmekte, böylece cilt hücreleri güçlenip, ten daha canlı ve parlak olmaktadır.

* Somon, beyaz etli balık, kabuklu deniz ürünleri, tavuk, hindi, ıspanak, kuşkonmaz, lahana, sarımsak, brokoli, karnabahar, rezene, yulaf, tüm baklagiller, arpa, esmer buğday, zeytinyağı, yumurta, az yağlı süt, ceviz, fındık, badem, fıstık gibi sert kabuklular ile kiraz, yeşil elma, kavun, vişne, greyfurt, armut, erik, şeftali, avokado ve portakal gibi meyvelerin kırışık önleyici olduğunu belirtilmektedir.

* Soya fasulyesi ve yer elması da içerdiği bitkisel östrojen sayesinde cilde parlaklık vermekte ve cildin gerginliğini sağlamaktadır.

* Omega-3, bir diğer ismiyle ‘alfa linolenik asit’ için yağlı balıklar (somon, ton, uskumru), ceviz, badem, soya filizi, kuru fasulye, soya fasulyesi, nohut, keten tohumu ve yeşil yapraklı sebzeler tercih edilmelidir.

* Besinlerin hücrelere taşınmasını, atıkların da hücrelerden dışarıya çıkışını sağladığı için her gün mutlaka 8-12 bardak su içmelidir.

* Serbest radikallere karşı önemli hücre koruyucu maddeler içerdiği için Yeşil çay tüketimi arttırılmalıdır.

* Yeterli uykuyu almak için 7-8 saat uyunmalıdır.

* Sigara ve alkolden uzak durulmalıdır.