Cilt Bakımı,Cilt maskesi,Sivilceler için maske,Siyah noktalar,Saç Bakımı,Normal Cilt Bakımı,Saç Sağlığı,aç Bakımı Saç Maskeleri saç dökülmesi saç bakım ürünleri evde saç bakımı saç maskeleri doğal cilt bakımı bitkisel cilt bakımı erkek cilt bakım saç bakımı cilt maskeleri cilt lekeleri siyah noktalar sivilceler Bitkisel Cilt Bakımı Cilt Bakımı ve Güzellik Kuru Cilt Bakımı doğal cilt bakımı bitkisel cilt bakımı epilasyon laser epilasyon

Blog Arşivi




Kırışıklıklar Karşı Yapılması Gerekenler

Genç sağlıklı cilt sıkıdır, düzgün ve gergindir. Yaşlandıkça sararır, kurur, sıkılığını kaybeder, üzerinde kırışıklık ve çizgiler oluşur. Kırışıklıklar yavaş yavaş oluşurlar. İlk önce alında belirirler, daha sonra göz kenarlarında, burun kenarlarında oluşurlar, boyunda, dudak üstlerinde.

Her şeyden önce, çeşitli mimik alışkanlıklarını, örneğin; gözleri kısma, kaş çatma, gülme, şaşırma gibi çeşitli mimik hareketleri sonucu yüzdeki kaslar hareket eder ve bu defalarca tekrarlandığında ciltte kırışıklıklar oluşur.

Kırışıklıkların erken oluşumunun bir nedeni de uyku sırasında başın yanlış konumudur. Yüksek yastığa konan baş göğse doğru kıvrılır ve bunun sonucunda çenede ve boyunda kırışıklık ve sarkmalar meydana gelir.

Geçirilen enfeksiyonlu, kronik hastalıklar, sinir ve endokrin sistemi bozuklukları, kadın hastalıkları, mide bağırsak hastalıkları ve diğer rahatsızlıklar organizmanın bağışıklık sistemini zayıflatmakla birlikte cildin sıkılığını kaybettirir ve kırışıklıklar meydana gelmeye başlar.

Genç insanlarda kırışıklık oluşumunu dış faktörler de etkiliyor: güneşte ve rüzgarda uzun süre bulunma, havanın çok kuru veya nemli olması, aşırı ısı değişiklikleri gibi.

Cilde aşırı makyaj ve pudra uygulamak, cildin türüne uymayan makyaj malzemesi kullanmak da başlıca kırışıklık nedenlerindendir.

Bunların dışında, alkol, çay, kahve, tütün gibi maddelerin aşırı kullanılması, uykusuzluk, hızlı kilo kaybı gibi nedenlerle de erken yaşta kırışıklıklar oluşabilir.

  • Kırışıklıklar 30 lu yaşlarda ortaya çıkmaya başlar, 40 yaşına kadar artar, 55-60 yaşları arasında maksimuma ulaşır. Yaşlı insanların ciltleri önemli değişiklikler geçirirler. Yaşlanan cilt kollajen ve yağ kaybına uğrar buna bağlı olarak sarkmalar, çökmeler ve kırışıklıklar oluşur.

Kırışıklıklar oluştuktan sonra gerekli tedavi ve bakıma başlanması gerektiği konusunda yanlış bir genel kanı vardır. Kırışıklıkların oluşmasını önlemek tedavi etmekten çok daha kolaydır.

Bu konuda neler yapılabilir?

  • Sıcak kompresler iyi araçlar olmaktadırlar. Onları hazırlamak için 20-25 cm genişliğinde çok büyük olmayan mendil veya havlu alınır, sıcak suda ıslatılır, sıkılarak yüze yerleştirilir. Alt kısmı çeneye, üst kısmı ise alın ve buruna yerleştirilmiş şekilde 2-3 dakika bekletilir. Sonra çıkarıp yüzü sıcak suyla durulamak gerekir
  • Tuzlu suyla yüzü temizlemek yararlı olabilir (1 bardak suya yarım tatlı kaşığı tuz eklenir) Çok kuru ciltler için uygun değildir.
  • Uyumadan önce yüze krem sürmek yaralı olabilir. Tuzla yapılan krem maskesi yaygın olarak kullanılır. Kreme yarım tatlı kaşığı tuz eklenir, yüze sürülür. 2-3 dakika sonra parmak uçlarıyla hafifçe vuruşlar yapılır.
  • sabahları yüzü soğuk suyla yıkamak yararlıdır. Dışarıya çıkmadan önce yüze krem sürülmelidir.
  • Belirgin kırışıklıkları olan insanların yüzlerinin direk güneş ışınlarına maruz kalmaması gerekir. Güneşlerinken mutlaka yüzlerine krem sürmeliler.
  • Kırışıklıklar oluşmaya başladığında yüze her gün parmak uçlarıyla hafif vuruşlar yaparak 5 dakika masaj yapılması önerilir. Bu işlem kan dolaşımını hızlandırarak cildi güçlendirecektir.

Kırışıklık tedavisinde bir takım maskelerin kullanımı başarılı sonuçlar verebilir. Kırışıklık maskeleri:

  • Yumurtalı limonlu: yumurta akını iyice çırpın, yarım limon suyunu ekleyin, tuz ilave edin ve karıştırın.
  • Yumurtalı yulaflı: yumurta akını yarım tatlı kaşığı balla karıştırın ve üzerine 1 çorba kaşığı yulaf ezmesi ekleyip karıştırın.
  • Yumurtalı yağlı: Yumurta sarısına yarım tatlı kaşığı kafur yağı veya kastor yağı ekleyip karıştırın.
  • Yumurtalı ballı: Yumurta sarısına yarım tatlı kaşığı bal ve bir tatlı kaşığı gliserin ekleyip karıştırın.
  • Maya maskesi: 20-25 gram kuru mayayı sütte veya bitkisel yağda kaymak yumuşaklığına gelene kadar eritin.
  • Ekşi maya: 25 gram mayayı suyla karıştırarak eritin ve mayalanana kadar bekletin.

Maskeleri uygulamadan önce yüz iyice temizlenip, yağda ve kirden arındırılmalıdır. Maskeleri yüzünüzde 15-20 dakika bekletebilirsiniz. Yağlı maskeleri ıslak mendille, diğer maskeleri yıkayarak çıkarabilirsiniz.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Çillerden kurtulmanın yöntemleri

Aşağıdaki reçetelerden size uygun olanları kullanmaya başlayabilirsiniz.

  • İlkbahar veya yaz başında maydanoz yapraklarından, sonbaharda ise maydanoz kökünden maske hazırlanır. Maydanozu (2 yemek kaşığı) robottan geçirip kıyma haline getirin ve temizlenmiş cilde maske olarak uygulayın. Gözaltlarına maydanoz koymayın. 20-30 dakika sonra maskeyi soğuk suyla yıkayın ve cildinize nemlendirici krem sürün.
  • Maydanoz köklerinin kaynatın, limon suyu ile karıştırın, yüzünüzü bu karışımla sabah akşam silin.
  • 2 yemek kaşığı havuç suyuna 20 damla limon suyu ekleyin ve günde 2-3 kez yüzünüze uygulayın. Maske 20-30 dakika bekletilip çıkarılır.
  • 50 gram maydanozu yarım litre yüzde kırklık alkole yatırın (votka da olur), 2 hafta karanlık yerde dinlendirin ve soğutarak kullanmaya başlayın.
  • Yüzünüzde çiller oluşmuşsa, yüzünüze domates dilimleri yerleştirin. Bu işlemden önce cilt iyice temizlenmeli ve az miktarda besleyici krem sürülmelidir. Maske 30 dakika bekletilir. Maskeyi soğuk sütte ıslatılmış pamukla çıkarın.
  • Maske: 1 kaşık maydanoz ve bir kaşık balı karıştırın, cildinize uygulayın, 45 dakika bekletin. Bu karışıma limon suyu da eklenebilir. Bunun için 2 yemek kaşığı maydanoz kıyması, bal ve limon suyu ile karıştırılır, cilde uygulanıp 15 dakika bekletilir.
  • Maydanoz suyunu sütle veya yoğurtla karıştırın, cilde maske olarak uygulayın, 15 dakika sonra oda sıcaklığındaki suyla yıkayın.
  • Leke tedavisi için çilek, orman çileği ve frenk üzümü kullanılabilir. Meyvelerden maske hazırlayıp yüzünüze uygulayın, 20-30 dakika bekletin ve ılık suyla yıkayın.
  • Yarım bardak bademin üzerine bir bardak kaynar su ekleyin, 3-5 dakika sonra suyu süzün bademleri robottan geçirin. Badem kıymasına yarım limonun suyunu ve 1 yemek kaşığı ılık su ekleyin, karıştırıp soğutun. Maskeyi uygulayın, 30 dakika bekletip yıkayın. Haftada iki kere 4-5 ay süreyle uygulamanız lazım.
  • 25 gram maya ve 1 tatlı kaşığı limon suyunu karıştırın. Üzerine 1 yemek kaşığı süt ekleyin. İyice karıştırın. Maske olarak uygulayın, 20 dakika tutup yıkayın.
  • 1 limonun suyu, 1 yumurta sarısı, 10 gram tozşeker, 100 ml su. İyice karıştırın, yüzünüze uygulayın, 20-30 dakika bekletin. Bir gün sonra tekrarlayın.
  • 100 gram ince kıyılmış salatalık + 100 ml votka, 10 gün karanlık bir yerde dinlendirin. Besleyici kreme ekleyerek kullanılır.
  • Soğan suyuyla ıslatılmış pamukla yüzünüzü günde iki kez silin.
  • Karaturp suyunu suyla karıştırın 1:1. Yüzünüzü günde iki kere bu karışımla yıkayın.
  • 2 Yemek kaşığı karahindibayı 30 dakika 0.5 litre suda kaynatın. Soğutun. Günde iki kez yüzünüzü bu karışımla temizleyin.
  • Taze patatesi rendeleyin, birkaç damla bitkisel yağ, 1 yemek kaşığı taze süt ve badem parçacıkları ekleyin. İyice karıştırıp maske hazırlayın. Yüzünüze uygulayın. 20 dakika bekletin ve yıkayın. Cilt tipinize uygun krem uygulayın.
  • Taze ayvayı rendeleyin, suyunu sıkın. Suyunu pamukla yüzünüze uygulayıp, yüzünüzü silin.
  • 2 avuç kabukları ayıklanmış badem dövülüp un haline getirilir. Bu badem ununa bir çorba kaşığı süzme bal ve yumurtanın akı çırpılmadan ilave edilip krem haline gelinceye kadar gülsuyu eklenir. Maske olarak uygulanır. 20 dakika bekletilip temizlenir.
  • Karpuzu rendeleyin, maske hazırlayıp yüzünüze uygulayın. 10-15 dakika yüzünüzde tutun. Kuru cilde sahipseniz maskeyi uygulamadan önce yüzünüzü bitkisel yağla silin ve havluyu 1 tatlı kaş. Karbonat+ılık su karışımında ıslatıp yüzünüze 5-6 dakikalık kompres uygulayın. Maskeyi oda sıcaklığındaki suyla çıkarıp, cilde nemlendirici krem uygulayın.

Bu maskeleri akşamları yapmanız önerilir. Çünkü daha sonra yüzünüz güneş ışınlarına maruz kalmamalıdır. Cilt tipiniz ne olursa olsun, her gün koruyucu kreminizi kullanmalısınız (1 ay boyunca) Unutmamalısınız ki çil oluşumunu önlemek, tedavi etmekten daha kolaydır. Bu nedenle cildinizi zararlı güneş ışınlarından gerektiği gibi korumanız sizin yararınıza olacaktır.

Bu arada günlük uygulamanız gereken bakımlara aşağıdakilerden biri örnek olabilir:

  • Yüzünüzü her gün limon suyuyla silin. (kuru ciltler için yarı yarıya sulandırın)
  • Her gün yüzünüzü ekşi sütle yıkayın. Yanma söz konusu olursa nemlendirici veya besleyici krem kullanın.
  • Yüzünüze taze krema maskesi uygulayın. Ve maskeyi uyguladıktan sonra tamamen çıkarmayın: ince, yumuşak bir kağıt mendil ile hafifçe sildikten sonra cildinize nemlendirici sürün.

Suna Dumankaya’nın güneş lekeleri için çözüm önerisi; “1 tatlı kaşığı yoğurda, 1 çay kaşığı karbonat koyun ve cildinize 1 saat bekletin. Haftada 1 kez uygulayın. Ve dışarı çıktığınızda 20 faktörlü kremler kullanın.”

Beslenemeye gelince ise, her gün C vitamini içeren besinler almaya özen göstermek gerekir: Limon, greyfurt, portakal, yeşil soğan, ısırgan otu… gibi. Böylece güneşe karşı cildinizi güçlendirmiş olursunuz.

Parlak kusursuz bir cilt için neler gerekli?

Yüzdeki yaşlılık belirtilerini kısa sürede ve zahmetsiz bir şekilde kaybettirmek için tıbbi tedavi şekilleri oldukça uygun. Göz çevresi, alın, kaş ortası ve burundan dudağa uzanan çizgiler, dudak ve yanak üsütündeki kırışıklık ve çizgilerle botox, halaform ve restylen gibi yöntemler oldukça pratik yöntemlerdir.

Bu yöntemler 1 seansta (ortalama 30 dakika) uygulanıyor. Göz çevresi, alın ve kaş ortasındaki çizgiler kaybolur, alın bölgesine uygulandığında ise kaşlarda hafif kalkma sağlanır ve dolayısıyla göz kapak düşmeleri ve esnemeleri toplanır. Bu yöntemler uzman ve tecrübeli hekim tarafından uygulandığında herhangi bir yan etkileri olmaz.

Çok ince uçlu iğnelerle istenilen bölgelere ilaç enjekte edilir ve ağrı, acı hissi olmaz. Mezolifting ile parlak bir cilt yönteminde ise cildi beslemek, parlaklığı sağlamak ve ciltteki esnemeleri engellemek amacıyla cilt altına vitamin enjeksiyonu yapılır. Ortalama 15 dakika sürer. Özellikle kış ve sonbahar aylarında uygulanan bu yöntem ortalama 3 seansta gerçekleştirilir.

Peeling yöntemi ile ciltteki matlaşma sorunu giderilir. Gözeneklerde genişleme ve fazlalaşma sorunu varsa peeling ile oldukça başarılı sonuçlar elde edilebilir. Yüzdeki ince çizgiler geçer ve cilt daha parlak ve canlı hale gelir.
Dudak şeklinde herhngi bir deformite varsa veya kişi kendi isteğiyle dudak şeklini değiştirmek istiyorsa yine de tek bir seans (ortalama) 15 dakikada dudak şeklini değiştirmek mümkün.

Cilt bakımı sayesinde ise cilt temizlenir, oksijenle beslenir ve cilt tipine uygun gereken maskeler kullanılarak cildin toparlanması sağlanır.

kaynak:sacveciltbakimi.com

İpeksi, tertemiz bir ten ve cilt

Yüz ve vücuttaki fazla tüylerden kurtulmak için lazer epilasyon oldukça hızlı bir yöntem. Yöntem ortalama 4-5 seansta gerçekleştirilir ve uygulama yapılan bölgelerde tüyler yüzde yüze yakın yok olur ve bir daha çıkmaz.

Lazer epilasyon oldukça hızlı bir yöntem sayılır. Yüz, koltukaltı ve bikini bölgesi gibi yerlerde ortalama 5 dakika süren büyük bölgelerde (bacak, sırt, göğüs) ortalama 30-45 dakika gibi bir zaman alır. Cihazlardaki soğutucu başlık sayesinde ağrı, acı hissi duymadan tüylerden ve batıklardan kurtulabilirsiniz. Seans araları lazer epilasyonda oldukça uzun sürer (6-8 hafta). Kadın ve erkeklerde, bilinçli ve güvenilir ortamlarda gerçekleştirilen lazer epilasyon seansları tüu şikayetlerinden kurtulmanızı sağlayacaktır.

kaynak:sacveciltbakimi.com

İnce ve selülitsiz bir vücut için

Mezorterapi yöntemi sayesinde vücudunuzdaki bölgesel yağlanma ve selülit şikayetinden kurtulup selülit sorununu tamamen unutabilirsiniz. Mezoterapi Fransa’da yaygınca kullanılan tıbbi bir yöntemdir. Bu yöntemde çok ince uçlu iğnelerle cilt altına alınan ilaç enjekte edilir.Bu ilaç bölgedeki yağ bloklarını yıkıp kan dolaşımınına rtmasına neden olur, dolayısıyla uygulanan bölgede 15-20 cm arasında zayıflama sağlar ve selülit problemi varsa geçer.

Mezoterapi ile beraber diyet uygulandığında vücutta genel zayıflama sağlanır. Bu yöntem ortalama 8-10 seansta gerçekleştirilir. Bir seans ortalama 15 dakika sürer. Vücutta genel kilo problemi varsa tıbbi diyet programı sayesinde bu sorundanda kurtulmak mümkün. Ayrıca, lipoliz ve karboksiterapi yöntemi ile de bu bölgelerde oluşan selülitlerden kısa sürede kurtulmak mümkün.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Cilt kuruluğuna pratik öneriler


Cilt kuruluğu vücudun tüm bölgelerini ilgilendirebilir, ama daha çok uzuvlarda yani kollarda ve bacaklarda görülür. Birçok kişi doktora gitmeden bu kuruluğun tanısını kendileri koyabilir. Fakat bir kısım kimsede görüntüsel farklılık gelişmese bile dermatolog muayenesinde tesbit edilir. Kaşıntı şikayeti ile doktora başvuran hastaların birçoğu kuru deriye sahiptir ve de sadece cilt kuruluğunun tedavisi yapılarak iyileşir.

Kışın cilt kuruluğu önlenmezse egzemaların oluşumu kolaylaşır.

Egzemalı deri kaşınır, kaşınma sonrası deride kalınlaşmalar oluşur, kaşınırken tırnaklar yoluyla yırtıklar gelişir ve enfeksiyon için kapı açılmış olur. Tüm bunların sonucunda gelişen tabloların çoğu iz bırakarak iyileşir. Düşünülenin aksine cilt kuruluğu mutlaka önlem alınması gereken bir durumdur. Peki ama ne yapılabilir?

* Kış yaklaşırken mutlaka cilt muayenesi yapılmalı ve uygun cilt bakımı planlanmalıdır.
* Sıcak su ile banyo yapılmamalıdır. Özellikle hergün yıkanma alışkanlığı olan kişilerin yıkanma sıklıklarını azaltmaları gerekir. Yıkanırken kullanılan ürünlerin mutlaka doğru ürünler olmasına dikkat edilmelidir. Kurutmayan sabunlar, şampuanlar kullanılmalı, bunun için de ürünlerin gliserin, lanolin ve buna benzeyen yağ içerikli olanları seçilmelidir.
* Yıkandıktan sonra cilt çok kurulanmamalı ve hafif nemliyken cilt tipi için uygun olan nemlendiriciler uygulanmalıdır.
* Ortamın nemlendirmek de cilt kuruluğunu azaltmaya katkıda bulunur. Kalorifer peteklerine konulan su kapları ya da ıslak havlular, buhar aletleri gibi önlemler kolayca uygulanabilir.
* Bol su içmenin mutlaka yararı vardır, ama bu konuda bilinmesi gereken şudur ki; aslında birçok kişinin düşündüğü “az su içiyorum o yüzden cildim kuru” fikri de yanlıştır.
* Cilt kuruluğunu önlediği düşünülen bazı gıdaların (fındık, fıstık, ceviz, kuru üzüm, balık, havuç, ıspanak…) fazla tüketilmesi yine kuruluğu önlemede yardımcı olur.

Cilt kuruluğunu önlemede en önemli silah nemlendiriciler .

Özellikle lanolin, gliserin, üre, pantetol gibi güçlü nemlendiricilerin kullanılması her zaman gerekir. Yapılan çalışmaların çoğu güçlü nemlendirici özelliği olan ürünlerin kullanılmasının deri yaşlanmasını azalttığı, kırışıklıkların görünümünü düzelttiği, renk değişikliklerini önlediği saptamıştır.

Uygun yaş grubuna yönelik uygun ürünü kullanmak da son derece önemlidir.

Genç bir kişinin kullanacağı bir ürün ile yaşlı bir kişinin kullanacağı ürün tabi ki aynı değil. Sadece yaş faktörü, kullanılacak ürünün seçimini etkilemez. Aynı zamanda deri rengi, deri kalınlığı, derinin seboreik olup olmadığı, yine akneye yatkınlık gibi faktörler nemlendirici seçiminde önemlidir.

Bakımlı saçlar


Saç bakımı günümüzde başlı başına bir uzmanlık alanı ve iş alanı haline gelmiş olsa da kendi çabanızla yapabileceğiniz bazı şeyler var. İşte bunlardan bazıları...
Kuru saçlar
Kuru saçların neme ihtiyacı vardır, bu nedenle etkili bir saç kremi her şampuanın kesinlikle olmazsa olmazı. Saçınızın kökleri dışında her yanına boydan boya uygulayın. Yaklaşık üç dakika bekleyin, ardından kayganlığı gidinceye dek durulayın.
Saç maskeleri ışıltıyı artırmak için muhteşem bir çözüm, ancak saçta beş dakikadan uzun süre bekletildiği takdirde işe yarar.
Kimyasal maddeler ve saç kurutma makinesiyle aşırı derecede kurutma en aza indirilmeli. Öte yandan gölge ve renk, gereğince yapılırsa ışıltıyı ve saçın kalitesini artırabilir. Kullanılan ürünlerdeki peroksit düzeyinin de az olmasına dikkat edilmeli.
Boyamadan sonra saç renginin korunması için, daima boyalı saçlar için geliştirilen ürünler kullanılmalı. Bu ürünler alkol içermez ve pH dengesini korur, böylece saçın fazla kurumasının önüne geçilir.
İnce ve cansız saçlar
Saç serumları kırılan uçları düzleştirmede son derece işe yarar. Parmaklarınızın arasına bir damla alarak yıpranmış saç uçlarına uygulayın.
Hacimsiz saçlar çoğu zaman fazla ürünün, özellikle de saç kremlerinin kullanması sonucu ortaya çıkar. Daha hafif bir ürüne geçin ya da birkaç gün boyunca hiç kullanmayın.
Saçlara hacim ve hareket kazandırmak amacıyla, saç diplerine (geri kalan yerlere değil) köpük sıkın. Saç kurutma makinesiyle şöyle bir kurutun.
Yağlı saçlar
Saç derisinde biriken sebum adlı yağ hücrelerinin fazlalığı düzensiz şampuanlama, terleme ya da hormonal dengesizlikten kaynaklanıyor olabilir. Saç derisindeki bezlerden gelen salgılar saç tellerinin üzerini kaplar, toz ve kirler saçta toplanır, böylece saçınız yağlı, cansız ve donuk bir görünüme bürünür. Çaresi: saçınızı her gün arındırıcı bir şampuanla yıkayın. Krem içermeyen şampuanlardan kullanın.
Dalgalı saç
Saç türleri arasında en yaygın olanı budur. Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 60 ı değişen oranlarda dalgalı saça sahiptir. Dalgalı saç genellikle kuru olur, bu nedenle nemlendirici içeren şampuan ve kremlere gerek vardır.
Islak saça uygulanan serumlar saç tellerini yumuşatır.
Serum ve köpükler saçtaki kıvrımları vurgular.
Saçın ıslakken düz taranması, jöle sürülmesi ve kendi kendine kurumaya bırakılması da izlenebilecek başka bir yöntemdir.
Saçla ilgili önemli ipuçları
Saçınızın sağlığını yitirecek kadar kötüleşmesine izin vermeyin. Güneşten kaçının, özellikle de saçınız boyalıysa...
Her zaman nazik şampuanlar ya da kremler kullanın. Saç tipinize ya da saçınızın durumuna uygun ürünler seçin.
Saçınızı sert havlularla kurulamak dalgaları kıvırcık hale getirebilir.
Saç tipinizden emin değilseniz kuaförünüze ya da uzman tehşhisine başvurun.
Saç kesiminin önemi
İnce telli ve düz saçlar cesaret ister
Saçınızı omuzlarınızdan aşağıya uzatmayın; zekice kesilmiş katlar saçınızı daha kalın göstererek hareket kazandırır. Yüz şeklinize uygun bir perçem de iyi fikirdir.
Kalın ve sert saçlar
En kolay saç tiipi, ama sürekli bakım ve kontrol gerektirir. Fazla kısa kesmeyin, yoksa çim adama benzersiniz.
Dalgalı saçlar
İnceden kalına doğru uzanır, bu yüzden kesim ve uzunluk tamamen yüz şekline bağlıdır. Ne kadar uzatırsanız, dalgaları o kadar azalır.
Kıvırcık saçlar
Bu saçların yapısı büyük çeşitlilik gösterir, ancak önünüzdeki seçenekler sınırlıdır. Doğal haliyle bırakın, iyi bakın ve örme, topuz gibi stil tekniklerini öğrenin ya da düz hale getirin. Bu sonuncusu kimyasal işlem gerektirdiğinden, saçınızı sağlıklı tutmak için sürekli bakım uygulamanız gerekecek. Düzleştirme işlemini profesyonellere bırakmanız en iyisi.

Kaş Kaldırma bilgileri

Kaş kaldırma çok moda bir ameliyat. Kimilerine göre kaşlar ne kadar kalkık olursa o kadar iyi gözüküyor. Oysa uçları sipsivri kalkmış kaşlar kimilerine göre de bir kâbus.
Peki ideal kaş şekli nasıl olmalı?

İdeal kaş şekli nasıl olmalı?

Herkesin bildiği "klasik" bilgiler bence bu konuda yetersiz. Yetersiz çünkü demodedir.

İnsan yüzünde bir şeyin ideal şeklini merak ediyorsanız bence süper modellerin yüzlerine bakmak gerekiyor. İnsan yüzünün de bir modası var ve bu moda yine moda dünyasından çıkıyor. Bu insanlar en acımasız rekabet koşullarında onbinlerce insan arasından ön plana çıkıyorlar ve yüzlerinin ideal olduğu tartışmasız.

Süper modellerin kaşlarına bir bakın. Çok büyük bir çoğunluğunun sanılanın aksine kalkık değil dümdüz olduğunu göreceksiniz. Ortası kalkık, hilal şeklinde kaşlar görmek istiyorsanız 1950lerin moda dergilerine bakmalısınız. 90lardan beri kaş şekli düz, hatta dümdüz.

Kaş şekillendirme yöntemleri

Kaş almak: Kaş şekillendirmenin en sık uygulanan yolu kaşları almak. Ama bu işi yapan insanlar neredeyse istinasız bir şekilde kaşların orta seviyesinde altta sınırdaki bütün tüyleri alıyorlar ve 1950li yıllarda moda olan hilal şeklini vermeye çalışıyorlar. Bu şekli neden yaptıklarını pek anlayamıyorum. Muhtemelen kendileri de bu konuda çok kafa yormuyorlar. Hâlbuki bekleme odalarındaki dergileri karıştırsalar Kate Moss"un kaşlarının her gün yaptıkları kaş şekilden farklı olduğunu görecekler. Size tavsiyem, kaç yaşında olursanız olun, nasıl bir yüz şekliniz olursa olsun kaşlarınızı 1950 model yaptırmayın.

Kalıcı makyaj ya da "dövme" Güzellik salonlarında yapılan ve gerçek anlamda kalıcı olan tek şey galiba bu. Ben her türlü cilt bakımı ve tedavisine, mezoterapilere sıcak bakıyorum. Ama bu kalıcı makyaj konusunda şüphelerim var.
Bir kere adı üzerinde kalıcı olan bu makyajlar hayatınızın sonuna kadar sizinle olacak. Verilen şeklin ideal olması da çok zor ve değiştirmek için bir şansınız yok.

Bu dövmeler kola yapılan renkli dövmelerden farklı olarak genellikle lazer ile çıkarılamıyor. Üzerine yeniden ten rengi dövme yapılarak "siliniyor", ve bu "silgi dövme" gözüküyor.

Botox: Botox doğru kullanılırsa kaşa şekil verebilir. Bence kaşlarınızın şeklini değiştirmek istiyorsanız ve bir ameliyat olmayı göze alamıyorsanız botox yaptırın.

Ameliyat: Kaşlara şekil vermenin en kalıcı ve kesin yolu ameliyat.

Bu ameliyat kimlere uygulanıyor?

Kaş kaldırma ameliyatı genellikle genç , orta yaş hastalara uygulanıyor. Otuzların ortasından sonra kaş kaldırma yerine şakak asma gibi daha kapsamlı ve yüzü gençleştirmeye de yönelik bir girişim daha doğru.

Ameliyat teknikleri?

Endoskopik ve askı yöntemi olarak iki temel yöntem var.

Askı yöntemi: Bu hocamız Onur Erol'a ait bir yöntem. İşlem son derece basit, saçlı deri içerisinde yarım santimlik bir kesim yapılıyor ve buradan geçirilen uzun bir dikiş kaşa kadar indiriliyor ve kaş bu dikiş ile yukarı doğru çekiliyor.
Yöntemin en güzel tarafı son derece basit olmasıdır. Neredeyse bir ameliyat değil diyebilirim. Son derece kontrollü, kolay, risksiz ve etkili bir yöntemdir.

Tek problem etkisinin çok kısa sürmesi. Genellikle kaldırılan kaşlar bir kaç ay ile bir sene içerisinde eski yerlerine iniyorlar.

Endoskopik yöntem: Bu şakak kaldırma ameliyatına benzer şekilde saçlı deri içerisinde bir kaç santimlik bir kesim ile yapılıyor. İçeriden kaşlar yukarı çekilerek hem kaldırabiliniyor hem de istenilen şekil verilebiliniyor.

Diğer yöntemler: Daha nadir kullanılan bir kaç teknik daha var. Bunlarda üst göz kapağında ya da kaş içerisinde bir kesim yapılarak kaş yukarı asılıyor. Çok eski bir teknikte de kaşın üst sınırında uzun bir kesim yapılıyor (hala uygulayan var mı bilemiyorum ama çok iz bırakan bu teknik ile ameliyat olmamanızı öneririm).

Hangisi daha iyi derseniz benim tercihim büyük oranda endoskopik oluyor. Askı yönteminin uzun ömürlü olmaması hatta bazen bir kaç ay bile dayanmaması birçok hastaya da itici geliyor.

Komplikasyonlar ve çıkabilecek sorunlar

Askı yönteminde çıkabilecek ciddi bir komplikasyon neredeyse yok. Asimetri ve kaşların kısa zamanda eski yerlerine inmesi tek problem.

Endoskopik teknik: Ciddi bir kanama ve enfeksiyon olma ihtimali neredeyse yok. Olabilecek küçük kan birikmeleri (hematom) de ciddi bir sorun yaratmayacaktır. İltihap olduğu durumlarda antibiyotik tedavisi yanında nadiren cerrahi olarak iltihabın boşaltılması gerekebilir.
Asimetri: Bu ameliyatta dokuları taşıyan dikişlerden birisinin görevini tam yapmaması asimetriye sebep olabilir. Bu durumda bu dikişin tekrar konulması gerekebilir.
His kaybı: Nadirde olsa tam kaş kenarlarında his kaybı olabilir. Ancak bunlar genellikle bir kaç hafta sonra geçecektir. Aylar süren kayıplar ile nadir olarak karşılaşılabilir ama sonunda mutlaka iyileşir.
Saç dökülmesi de nadiren olabilir. Ancak saçlar mutlaka geri gelecektir.

Sık sorulan sorular:

Hep görüyorum kaşları kalkmış insanlar dolaşıyor sokakta, bende mi öyle olacağım? Hayır. Bir tekniği uygularken nasıl bir sonuç alınacağı tamamen doktora kalmış. Bence önemli olan kaşları kaldırmak değil düz ve çekici bir şekil verebilmek.

Bu ameliyat sonrasında insanın kafasına vidalar çakılıyormuş ve bunlar haftalarca açıkta kalıyormuş, doğru mu?
Sadece kaş kaldırma yapılıyorsa vida kullanmaya gerek yok.

Bu ameliyat tek başına yapılıyor mu? Evet sıkça yapılıyor. Bazı insanların çok genç yaşlarda bile kaşları sarkık oluyor. Genellikle 35 yaş üzerinde şakak kaldırma ameliyatı ile beraber yapılıyor. Şakak kaldırma ameliyatında bir miktarda yüzde gençleşme sağlanabiliyor.

Bu ameliyatların etkisi kaç yıl sürer? Endoskopik teknikle verilen kaş şekli kalıcı olur. Ancak yıllar içerisinde bütün alın sarkacağı için kaşlarda bir miktar aşağı inecektir.


İpuçları:

Eğer ameliyat olmak istemiyorsanız sadece botox ile kaşlarınıza şekil verdirebilirsiniz. Genellikle 3 aydan sonra etkisi azalmaya başlayacak altıncı ayda tamamen yok olacaktır.
35 yaşlarınızda iseniz kaş kaldırma ameliyatının bir üstü olan şakak kaldırma ameliyatını öneririm. Bu aynı zamanda kaz ayaklarınızı açacak ve orta yüzünüzü şekillendirecektir.
50 yaşın üzerisindeyseniz klasik yüz germe ve endoskopik orta yüz ameliyatlarını öneririm. Tek başına yapılacak kaş asma yöntemleri çok işe yaramayacaktır.
Eğer en küçük yöntem ile geçici de olsa bir sonuç istiyorsanız kaş asma tekniği size uygun olabilir. Bazen bu teknik ile asılan kaşlar bir yıla kadar şeklini koruyor.
Ameliyattan sonra sizi neler bekler?

Kaş asma ameliyatının ertesi günü işinize dönebilirsiniz. İşlem yarım saat sürüyor, lokal anestize yeterli oluyor. İşlem muayenehane şartlarında da yapılabilir.

Endoskopik teknik yine lokal anestezi ile yapılabiliniyor. Yaklaşık 1 saat sürüyor. Bir ya da iki günlük dinlenme yeterli, hastanede yatmanıza gerek yok. Çok az şişlik ve morluk yapan ve çok hızlı iyileşen bir ameliyat. Hafta sonu ameliyat olursanız pazartesi işinize dönebilirsiniz.

Ağrılı bir ameliyat hiç değil. İlk bir kaç gün başınız dik yatacaksınız ve bol buz uygulayacaksınız.

Cilt Bakımı için maskeler

Güzellik uzmanları, sebze ve meyve karışımlarından oluşturdukları cilt maskelerinin cildi yenilediğini ve cilde hayat verdiğini ifade ediyor. İşte uzmanlardan birkaç maske tarifi:

Ballı maske: Civan perçemi çiçeği, saf suda 10 dakika kaynatıldıktan sonra sıkılarak süzülür. Bir fincan su soğutulur. Elde edilen posa ezildikten sonra, yarım fincan limon suyu, bir çorba kaşığı zeytinyağı, bir tatlı kaşığı bal ve çırpılmış yumurta sarısı ile karıştırılır. Hazırlanan karışıma soğuk civan perçemi suyu ilave edilir. Maske kıvamına gelinceye kadar yulaf unu eklenir. Bu maske yüzdeki çöküntü ve kırışıklıkların giderilmesini sağlar, bir hafta boyunca uygulanmalıdır. Yüzde bir saat kalması gereklidir.

Parlaklığın sırrı bezelye maskesi: İki su bardağı taze bezelye ezildikten sonra üzüm pekmezi ile karıştırılır. Yumurta akı ve yarım fincan ay çiçek yağı ilave edilir. Bir miktar un konularak maske kıvamına gelinceye kadar karıştırılır. Ten dokusu üzerinde parlaklık sağlar, gece yatmadan uygulanmalıdır. Sabah cilt temizlenir.

Kuru ciltlere çilek maskesi: Bir avuç taze çilek ezilip, yulaf unu ile karıştırılır. Bir adet yumurta sarısı ile iki çorba kaşığı yoğurt çırpılır, krem kıvamına getirilir. Kuru ciltler için besleyici olan bu maske 20 dakika ciltte kaldıktan sonra ılık su ile yıkanır. Çilek maskesi özellikle göz altlarındaki kırışıklıkların azalmasında önemli rol oynar.

Salatalık maskesi: İki tutam çuha çiçeği kurutulur, dövülüp toz haline getirilir. Kabukları soyulmuş yarım salatalık, bir fincan pirinç unu, çuha çiçeği tozu ile birlikte 10 dakika ateşte pişirilir. Elde edilen karışım bulamaç haline getirilir. Hazırlanan bulamaca yarım fincan elma suyu, bir çorba kaşığı saf zeytinyağı ilave edilerek krem haline getirilir. Yüz ve boyuna uygulanan bu maske, cildin canlı ve sağlıklı görünmesini sağlar. Yüzde yarım saat beklettikten sonra ılık su ile yıkanır ve gül suyu sürülür.

Sivilceler için iki avuç buğday: İki avuç buğday, iki bardak suda ezilir. İki yumurta sarısı ve bir çorba kaşığı badem yağı konulur. Yüze sürülür ve kurumaya başlayınca yıkanır. Ardından gülsuyu sürülür. Kızıl lekelerin ve sivilcilerin giderilmesini sağlar. Sabah ve akşam olmak üzere günde iki defa uygulanır. Bu maske şampuan olarak da kullanılabilir, saçların parlamasını sağlar.

YÜZ TEMİZLİĞİ


Günlük Temizlik

Günlük makyaj temizliği cildinizin ışıltısı ve tazeliği için vazgeçilmez bir etaptır. Kolayca ve kısa sürede yapılan bu işlem cilde sağlık, canlılık verdiği gibi, dış etkenlere karşı kendini korumasına da yardımcı olur. Sabah ve akşam temizlenmeyen bir cilt donuklaşacak, hassaslaşacak ve dıştan gelen etkilere karşı dayanıksız olacaktır. Günlük cilt temizliği cildin fizyolojik dengesini koruması açısından son derece önemlidir.

Ne zaman
yapılmalı?

Günde iki kez: sabah ve akşam.
-Sabah: gece boyunca biriken sebum ve atıklardan cildi temizlemek için.
-Akşam: makyaj artıklarından ve gün boyu cilt üzerinde birikmiş olan kir ve tozlardan cildi temizlemek için.

İhtiyaç ve eğilimlerinize uygun yapıda ve ambalajda pek çok temizleyici ürün çeşidi vardır: süt ve losyonlar, jeller, yağlar, makyaj temizleyici mendiller gibi. Bu temizleyicilerin büyük çoğunluğu içeriklerinde bulunan pek çok aktif madde sayesinde cilt bakımı yapma, tahrişi, kızarıklıkları, kırışıklıkları engelleyip, cildi yatıştırma özelliklerine de sahiptir.

GÜNLÜK TEMİZLEYİCİLER

Su

Suyla temastan hoşlanıyorsanız, su ile durulanabilen bir jel veya köpüklü krem kullanın. Musluk suyu, çok temiz de olsa, tek başına kir ve makyaj artıklarını çıkarmaya yeterli değildir. Yüzünüzü durularken ılık su kullanın; ılık su cilt ısınıza daha yakın olduğu için temizleyicilerin yağ ve kirleri daha iyi eritmesine yardımcı olur. Yüzünüzü ılık su ile iyice duruladıktan sonra soğuk su uygulayın, böylece gözenekleriniz sıkılaşacak ve cildinize canlılık gelecektir. Cildinizi temizledikten hemen sonra kurulayın. Su buharlaşmaya başlayınca cildinizi nemsiz bırakabilir.

Sabun

Klasik sabunlar cildi kuruttukları için genellikle önerilmez. Kurumuş bir cilt dayanıksızlaşır, tahriş ve çizgi oluşumuna meyilli bir hale gelir. Bu nedenle sabunsuz temizleyicileri tercih edin.

Jel

Hafif yapıda oldukları için, özellikle karma ve yağlı ciltler için uygundur. Cildi yıpratmadan ve kurutmadan derinlemesine temizlerler. Bazılarında yatıştırıcı ve anti-bakteriyel aktifler de bulunur. İdeal uygulama yöntemi, küçük ve yuvarlak formda bir yüz fırçası* ile uygulamaktır: fırçayı ıslatın, fazla suyunu silkeleyerek atın, fındık büyüklüğünde bir parça jeli fırçanın üzerine koyun ve tüm yüzünüze küçük ve dairesel hareketlerle uygulayın.



Dikkat: Yüzünüzde sivilceler varsa fırça yerine parmaklarınızı kullanın. Fırça sivilcelerinizin dağılmasına neden olabilir.
*Yüz fırçanız yoksa eşinizin veya babanızın kullanmadığı bir tıraş fırçasını temizleyip hijyenik hale getirdikten sonra yüz fırçası olarak kullanabilirsiniz.

Krem

Hassas ve kuru ciltlere daha uygundur. Besleyici ve yumuşatıcı aktifler içerdikleri için kıvamları koyudur. Aynı zamanda yatıştırıcı ve kızarıklık önleyici aktifler de içeren temizleyici kremler, kuru ciltlere konfor ve rahatlık sağlar.

Makyaj çıkarıcı su

Hiç makyaj yapmayanlar veya çok hafif yapanlar için idealdir. Alkolsüz ve renksizdirler; yapıları çok hafiftir, her cilt tipine ve cildin pH oranına uygundur. Durulama gerektirmeden bir pamuk ile yüze ve boyuna uygulamak yeterlidir. Temizleyici ve yatıştırıcı bitkisel özlerle zenginleştirildikleri için cilde sıkılık, güç ve ışıltı verirler.

Makyaj çıkarıcı süt

Yoğun makyajları cildi yıpratmadan çıkarmakta çok etkilidir. Cilt tiplerine uygun değişik içeriklerde olanları vardır. Akıcı yapısı sayesinde yumuşak bir temizlik sağlar. Yüz ve boynunuza bir pamukla veya parmak uçlarınızla uygulayabilirsiniz. Sonrasında süt artıklarını temizlemek için tonik uygulayın.

Makyaj çıkarıcı yağ

Yoğun ve suya dayanıklı makyaj yapanlar için uygundur. Dayanıklılığı yüksek ve yağlı rujları, suya dayanıklı rimelleri tam anlamıyla çıkaran yegane temizleyicilerdir. Adları "yağ" olsa da yağsız ve her cilt tipine uygundurlar. Nemsizliği önlerler. Genellikle öz yağlarla, anti-age aktiflerle ve yatıştırıcı ajanlarla zenginleştirilmişlerdir. Cilde satenimsi bir görünüm ve yumuşak bir dokunuş kazandırırlar.

Makyaj çıkarıcı mendiller

Hafif makyaj yapanlar ve zamanı az olanlar için idealdir. Temizleyici ajanlarla nemlendirilmiş ve alkolsüz olan bu mendiller göz dahil, yüz ve boyundaki makyajı hızla ve yumuşaklıkla çıkarır. Özellikle yolculuklarda son derece pratiktir. Pek çok çeşidi vardır: kuru ciltler için kremli olanlar, hassas ciltler için yatıştırıcı olanlar, nemlendiricililer vb.


Dikkat: Kullandıktan sonra kurumamaları için kutuyu veya paketi sıkıca geri kapatın.

Cilt kuruluğuna pratik öneriler

Cilt kuruluğu vücudun tüm bölgelerini ilgilendirebilir, ama daha çok uzuvlarda yani kollarda ve bacaklarda görülür. Birçok kişi doktora gitmeden bu kuruluğun tanısını kendileri koyabilir. Fakat bir kısım kimsede görüntüsel farklılık gelişmese bile dermatolog muayenesinde tesbit edilir. Kaşıntı şikayeti ile doktora başvuran hastaların birçoğu kuru deriye sahiptir ve de sadece cilt kuruluğunun tedavisi yapılarak iyileşir.

Kışın cilt kuruluğu önlenmezse egzemaların oluşumu kolaylaşır.

Egzemalı deri kaşınır, kaşınma sonrası deride kalınlaşmalar oluşur, kaşınırken tırnaklar yoluyla yırtıklar gelişir ve enfeksiyon için kapı açılmış olur. Tüm bunların sonucunda gelişen tabloların çoğu iz bırakarak iyileşir. Düşünülenin aksine cilt kuruluğu mutlaka önlem alınması gereken bir durumdur. Peki ama ne yapılabilir?

  • Kış yaklaşırken mutlaka cilt muayenesi yapılmalı ve uygun cilt bakımı planlanmalıdır.
  • Sıcak su ile banyo yapılmamalıdır. Özellikle hergün yıkanma alışkanlığı olan kişilerin yıkanma sıklıklarını azaltmaları gerekir. Yıkanırken kullanılan ürünlerin mutlaka doğru ürünler olmasına dikkat edilmelidir. Kurutmayan sabunlar, şampuanlar kullanılmalı, bunun için de ürünlerin gliserin, lanolin ve buna benzeyen yağ içerikli olanları seçilmelidir.
  • Yıkandıktan sonra cilt çok kurulanmamalı ve hafif nemliyken cilt tipi için uygun olan nemlendiriciler uygulanmalıdır.
  • Ortamın nemlendirmek de cilt kuruluğunu azaltmaya katkıda bulunur. Kalorifer peteklerine konulan su kapları ya da ıslak havlular, buhar aletleri gibi önlemler kolayca uygulanabilir.
  • Bol su içmenin mutlaka yararı vardır, ama bu konuda bilinmesi gereken şudur ki; aslında birçok kişinin düşündüğü “az su içiyorum o yüzden cildim kuru” fikri de yanlıştır.
  • Cilt kuruluğunu önlediği düşünülen bazı gıdaların (fındık, fıstık, ceviz, kuru üzüm, balık, havuç, ıspanak…) fazla tüketilmesi yine kuruluğu önlemede yardımcı olur.

Cilt kuruluğunu önlemede en önemli silah nemlendiriciler .

Özellikle lanolin, gliserin, üre, pantetol gibi güçlü nemlendiricilerin kullanılması her zaman gerekir. Yapılan çalışmaların çoğu güçlü nemlendirici özelliği olan ürünlerin kullanılmasının deri yaşlanmasını azalttığı, kırışıklıkların görünümünü düzelttiği, renk değişikliklerini önlediği saptamıştır.

Uygun yaş grubuna yönelik uygun ürünü kullanmak da son derece önemlidir.

Genç bir kişinin kullanacağı bir ürün ile yaşlı bir kişinin kullanacağı ürün tabi ki aynı değil. Sadece yaş faktörü, kullanılacak ürünün seçimini etkilemez. Aynı zamanda deri rengi, deri kalınlığı, derinin seboreik olup olmadığı, yine akneye yatkınlık gibi faktörler nemlendirici seçiminde önemlidir.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Çiller Güneş Lekeleri ve Kahverengi lekeler


Çiller ciltdimizin güneş gören her yerinde görülebilen milimetrik boyutta kahverenkli lekelerdir. Daha çok açık renk tenli kişilerde , özellikle de kızıl saçlı kişiler daha sık görülür. Çillerin ailesel özelliği vardır, ama koyu renk tenli kişilerde de görülebilir. Tıbbi olarak çillere efelid denir.

Derinin boya pigmenti olan (melanin melanosit) denen hücrelerden üretilir. Kış aylarında melanin daha az üretilirken, güneşli havalarda daha fazla üretilir. Üretilen melanin, keratinosit denen etraftaki deri hücrelerine dağıtılır.

Çiller yaz aylarında daha belirginken, kışın keratinositler yeni hücrelerle yer değiştirdiğinden kışın ya tamami ile ortadan kalakarlar yada renkleri solar.

Genellikle çiller yaş ilerledikçe azalırlar ve daha az belirgin hal alırlar. Güneşten korumanın dışında tedaviye gerek yoktur.

Lentigolar

Uzun süreli güneş hasarı orta yaştan sonra kişilerin yüz ve ellerinde kahverenkli, büyük ve düz lekelere neden olur. Çillerden farklı olarak kışın solmalarına rağmen tamamen ortadan kalkmazlar. Sıklıkla yaşlılık lekeleri veya karaciğer lekleri olarak bilinirler, doğru tanımlama solar lentigodur (güneş lekesi).

Lentigolar sıklıkla açık renkli kişilerde görülür, fakat kolay bronzlaşan kişilerde de sıktır. Lentigolar deriyi boyayan melanosit denen hücrelerin artması sonucu oluşurlar.

Zararsız olan lentigoları kanser olan erken melanomdan ayırmak önemlidir. Eğer bir leke büyüyorsa, birden fazla renk içeriyorsa ve sınırı düzensizse veya herhangibir şüphe uyandırıyorsa, mutlaka bir dermatoloji uzmanına başvurmak gerekir.

Diğer kahverenkli lekeler

Eğer kahverenkli lekelerin üzeri pullu ise solar keratoz (aktinik keratoz) veya seboreik keratoz olabilir.

Kahve renkli lekeler nasıl tedavi edilirler?

Kahverenkli lekeler, geniş spektrumlu güneşten koruyucuların devamlı ve dikkatli bir şekilde kullanımı ile solaralr. Ayıca bazı leke giderici kremlerin düzenli kullanımı da fayda sağlar. Bu kremler hidrokinon ve aşağıdaki antioksidanları içerirler:

  • alfa hidroksi asit
  • vitamin-C
  • retinoik asit
  • azelaik asit

Bununla beraber kahverenkli lekeler kimyasal peeling, krioterapi ve bazı lazer yöntemleri ile etkili ve hızlı bir şekilde tedavi edilebilirler.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Ciltteki Ölü Hücrelerin Temizlenmesi

Ciltteki Ölü Hücreleri Temizleyin. Cildiniz pul pul mu oluyor? Bu gibi durumlarda cildinizin üzerindeki ölü hücreleri nazikçe sürterek temizlemelisiniz. Soyucu uygulamalar cildinizdeki kırışıklıkları gizlemenize ve gidermenize yardımcı olurken, cildinize pembelik de verebilir. Cildinizi ölü hücrelerden arındırmak için bunları yapın!

Vücudunuzu duşta ya da küvette ıslatın. Soyucu özelliği olan sentetik lif, sünger ya da eldiven kullanın. Soyucu özelliği olan bir temizleme ürününü süngerin, lifin ya da eldivenin üzerine serpin. Bazı temizleyiciler % 25 oranında volkanik taş tozu içerir. Bunlar yağlı cilt için yararlıdır.

Buna rağmen aşırı temizleyici kullanımı yağ bezlerinin aşırı üretimine de neden olabilir. Bu nedenle dikkatli ve doğru miktarda uygulamak gerekir. Sünger ya da lif kullanarak dairesel hareketlerle cildinizi ovalayın.Cildinizin boyun, yüz gibi hassas bölümlerini ovalarken nazik olun.Cildinizi daha sonra düzgünce kurulayın.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Güzelliğinize gölge düşüren etmenler

Güzel olmak için harcadığınız zamanın boşa gitmesini istemiyorsanız aşağıdaki listedekileri uygulamayın!

  • Uzun tırnak, özellikle gösterişli ojelerle basit duruyor.
  • 45 yaş üzerindeki kadınlar kırmızı oje sürmesin, yaşlı gösteriyor.
  • Ruj renginden farklı tonlarda dudak kalemi sürmekten vazgeçin. Ruj silinince ortaya kötü bir görünüm çıkıyor.
  • Genç yaşta estetik uygulamalarına başlamayın. 19 yaşında kırışıklığı olduğunu iddia eden genç kızlar var.
  • Gün içinde ağır parfüm kullanmayın.
  • Asla ucuz postij kullanmayın.
  • Ten renginize uygun saç rengi seçin.
  • Far sürmek zor bir uygulama. Öncesinde mutlaka tekniğini öğrenmek gerekiyor.
  • Numaralı gözlük kullanıyorsanız, yüzünüze uygun olmasına dikkat edin.
  • Genç kızlar, ciltlerinin gençliğinin kıymetini bilmeli. Özellikle fondöten cildin hava almasını engellediği için zarar verebiliyor. Oysa doğal görünüm en güzelidir.

Selülit Nedir?

Bazılarımız aynanın karşısına geçerek uzun uzun ‘neden böyle bir kaderim var?’ diye
düşünür. Vücut şekliniz ister zayıf, ister şişman olsun, selülit bazen kaçınılmaz oluyor. Ama umutsuzluğa kapılmaya gerek yok , çünkü selüliti tedavi etmenin binbir yolu var.

Selülit derinin alt tabakasında, yağ dokusunun hemen çevresinde meydana gelir. Oluşan selülitler derinin üst bölümünde pütür pütür bir görüntü bırakır ve fiziksel olarak kendine güvensizliğe sebep olur.Yağ hücrelerinin fazla yağı depolamasının ve östrojen hormonunun da etkisiyle bu hücreler genişler. Kan dolaşımı giderek yetersizleşmeye başlar. Yağ hücrelerinin genişlemesi ise yağ dokusunun aşırı yayılması demektir.Bu yayılma deri altı bağ dokusunu da etkileyerek vücudun normalden daha fazla su tutmasına ve dolayısıyla da kan dolaşımının zayıflamasına neden olur. Vücut kan dolaşımındaki zayıflamayla birlikte, dokulara eskisinden daha az oksijen ulaşmayla başlar. Bunun sonucu dokular elastikiyetini kaybeder ve cilt yüzeyi pürüzlü bir görünüm almaya başlar.Kilo vermenin formülü belli, ama…

Şimdiye kadar pek çok kadın kilo vermenin formülünü, gazete ve dergilerden öğrendi : kalorisi düşük yiyecekler yemek, bol bol hareket etmek ve aldığınız kaloriden daha fazlasını harcamak.Ancak tüm bunlar, bazılarımız için, pürüzsüz ve formda görünen bir vücuda sahip olmak için yeterli olmuyor. Fransa’da kozmetik uzmanlarınca,ilk olarak
1950′li yıllarda ortaya atılan selülit sözcüğü, bir deri hastalığı olarak adlandırılıyor.
Günümüze kadar selülitin, kozmetik dünyası tarafından ortaya atılan bir aldatmaca mı,
yoksa tüm kadınların kaderi mi olduğu tartışmaları devam edip duruyor. Kimi uzmanlar,
selülitin bir tıp hastalığı olmadığını, kozmetik tedavilerin arttığı günümüz koşullarında
ortaya atılmış bir uydurmaca olduğunu ileri sürüyorlar.Bilinen bir gerçek var ki, o da
zayıf, şişman pek çok kadının, kalça ve baldır çevresindeki, çıkıntılı görüntüden
oldukça rahatsız olduğu...


kaynak:sacveciltbakimi.com

Cildinizi Tazeleyin


Çevremizin yemyeşil bir görüntüye büründüğü, güneşin kendini bizden esirgemediği ılık bahar günleri ruhumuzu aydınlatırken, etkisini bazen cildimizde aynı güzellikte göstermiyor. Özellikle de hava kirliliği, stres, yanlış bakım kremleri gibi faktörler eklenince, durum vahim hale gelebiliyor.

Herkes kendini doğanın kucağına bırakıp baharın tadını çıkarırken, siz saklanacak bir yer arıyorsanız, yalnız değilsiniz. Kadın, erkek demeden birçok insan yılın bu aylarında ciddi cilt sorunlarından yakınıyor. Diğer mevsimlerde pek bir problem olmadığı halde, bazılarımızın Nisan başında cildi pul pul dökülüyor ve kızarıklıklar beliriyor. Bunun nedeni elbette sadece bahar değil. Mevsim değişikliği, UV ışınlarının veya dengesiz beslenmenin yol açtığı sıradan cilt sorunları ile birleştiğinde rahatsızlıklar da baş gösteriyor.

Hava kirliliği, stres ve klima

İster açık havada olalım ister kapalı mekanlarda, cildimiz bir kez hassaslaşmışsa tepki göstermeye başlar. Çeşitli gaz atıklarının yarattığı hava kirliliği dışarıda bizi tehdit ederken, çoğu işyerinde kullanılan klimalar da alerjik reaksiyonları artırır. Sigara dumanı ve hayatımızın kaçınılmaz bir parçası haline gelen stresi de hafife almamak gerekiyor. Cilt nem dengisini kaybediyor ve kırışıklıklara zemin hazırlanıyor. Kuruluktan şikayetçiyseniz, haftada bir kez peeling yapmak ve düzenli olarak uygun nemlendiriciler kullanmak sorunları büyük ölçüde çözer. Yağlı cilde sahip olanlar üç günde bir peeling yapıp yağ dengesini koruyan kremlere başvurabilir. Her iki durumda da önemli olan; cildi tahriş etmeyecek, antialerjik ürünler kullanmaktır.

Kızarıklıklar engellenebilir

Özellikle açık ten rengine sahip olanlar kızarıklıklar konusunda çok hassas. En çok yanak, alın, burun ve elmacık kemiklerinde görülen lekemsi renk değişiklikleri baharda polenlerin uçuşması ile artıyor. Ağır vakalar ya da daha önce bu tür sorunları olanların uzman bir doktora başvurması doğru olur. Daha hafif kızarıklık durumlarında önlem almak için cildinizi aşırı sıcak ve soğuktan mümkün olduğunca koruyun. Uzmanlar hamam, sauna, buhar banyosu veya buz küpleri ile yapılan kürlerden uzak durulmasını tavsiye ediyor. Kafeinli ve çok sıcak içecekler de ağırlaştırıcı faktörler arasında. A, E vitaminleri, kolajen tarzı maddeler içeren bakım ürünlerinden de kaçınmaya çalışın. Bu ürünler kan dolaşımını hızlandırdığından, cildin tepkisini ağırlaştırırlar.

Kozmetik ürünlerine dikkat

Sürekli kullandığınız nemlendirici veya bakım kremi birden bire ters tepki veriyorsa endişelenmeyin. Öncelikle ürünü kullanmayı bırakın. Bir güzellik uzmanı veya doktora danışabilirsiniz. Bunun dışında kullanmakta olduğunuz nemlendirici veya kremin dermatolojik olarak test edilip edilmediğini ve hangi maddeleri içerdiğini kontrol edin. Hypoalerjik(aşırı hassas) ciltlere uygun ürünler kullanmaya çalışın.

Güneş lekeleri sizi üzmesin

Tıbben kesin nedeni bilinmeyen ve özellikle bahar ve yaz aylarında ortaya çıkan kahverengi lekeler, mağdurlarını her yıl üzer. Cerrahi bir müdahale ile cildin ilk katmanını soymanın dışında yüzde yüz sonuç getiren bir tedavisi yoktur. Ancak önceden önlem alınabiliyor. Her şeyden önce baharın ilk günlerinden itibaren yüksek koruma faktörlü güneş kremi sürmeyi ihmal etmeyin. Renk açıcı kremler ve leke gidericilerle sorunlu bölgelerin koyulaşmasını önleyebilirsiniz. Bu arada kış aylarında da güneş kremini kullanmaya devam etmekte yarar var.

Sivilceler ve akneler

Ergenlik çağını bir yetişkin olarak tekrar yaşamak çok sıkıcı. Ne yazık ki bazen hormonlarımız rayından çıktığından veya yediklerimiz ağır geldiğinden pürüzsüz yüzümüz sivilcelerle dolabiliyor. Tedavinin başlayabilmesi için teşhisin doğru yapılması gerekiyor. Bundan dolayı bir uzmana başvurmak en hızlı çözüm yoludur. Ayrıca kullandığınız toniğin az alkol ve aynı zamanda antiseptik içermesine dikkat edin. Lavanta, adaçayı, biberiye, A, E ve F vitamini içeren nemlendiriciler de yağ üretimini azaltır. Yağsız makyaj malzemelerini tercih edin. Tabii ki tüm bu önerilerin dışında doktorunuzun tavsiye ettiği tedavi ve ilaçları aksatmamaya çalışın.


kaynak:sacveciltbakimi.com

Güzelliğinizi Bozan Varislere Dikkat!

İstanbul Cerrahi Hastanesi Damar Cerrahisi ve Varis bölümünden Doç. Dr. Sadettin Karacagil, varis oluşumunun nedenleri ve tedavisi hakkında soru ve cevaplarla bilgi verdi.

Bacakta dolaşım nasıldır?

Atar damarlar (arter) kalpten temiz kanı bacaklara getirir. Toplar damarlar da (ven) kirli kanı kalbe geri götürür. Bacakta yüzeysel ve derin toplar damarlar vardır. Toplar damarların içinde kapakçıklar bulunur. Baldır kaslarının kasılmasıyla, kan kalbe doğru yollanır ve kapakçıklar kanın geri kaçmasını engeller.

Varis nedir?

Damar içindeki kapakçıkların yetmezliği sonucu, bacaktaki yüzeysel toplar damarların genişleyip kıvrıntılı bir biçime gelmesine varis denir.

Varis neden olur?

Erişkinlerin % 30’unda varis hastalığı vardır. Tam olarak neden kaynaklandığı bilinmemektedir. Ancak genetik bazı faktörler ile çok uzun süre ayakta durmayı gerektiren mesleklerin etkili olduğu bilinmektedir.

Şikayetleri nelerdir?

Çoğunlukta şikayet sadece kozmetiktir. Bacakta dolgunluk hissine, bazen de ağrı ve kramplara neden olabilir. İhmal edilirse bazı hastalarda egzama, deride renk değişiklikleri ve sonuçta da zor kapanan bacak yarasına neden olabilirler.

Tanı nasıl konulur?

Klinik muayene ve damar ultrasonu ile gerekli olan tedavi planlanır. Tedavi planı tecrübe gerektirir. Ultrasonla varisler görüntülenir ve içindeki akım incelenir. Hangi damarların tutulduğu tespit edilerek değişik tedavi yöntemlerinden hastaya uygun olanı seçilir.

Tedavi yöntemleri nelerdir?

1-Varis çorabı
Gündüzleri devamlı kullanılırsa çok etkilidir ve kanın aşağı akmasını önler. Varisleri geçirmez fakat ilerlemesini önler.

2-Açık klasik ameliyat

Genel narkozla kasıkta ve bacakta birkaç küçük kesi yapılarak yüzeysel damarlar özel bir aletle çıkarılır. Açık ameliyat olduğu için birçok hasta en az bir hafta raporlu olur. Sonuçları çok iyidir.

3-Lazer veya radyofrekans tedavisi ile venin kapatılması

Yüzeysel damar (varis) diz seviyesinde lokal uyuşturmayla bulunur ve içine özel kateter sokulur. Bu kateter ultrason yardımıyla kasığa kadar itilir. Her iki yöntemin de sonuçları iyidir. Hastanın tercihi ve varisin büyüklüğü, iki yöntemden birinin seçilmesine yardımcı olur. Hastalar aynı gün taburcu olup ertesi gün de normal yaşama dönebilir. Hasta seçimi ve ultrason tecrübesi, sonuçları çok etkileyen iki unsurdur.
Lazerle yüzeyel varis damarlarının kurutulması
Radiofrekans dalgası ile yüzeyel varislerin kurutulması

4-İğne tedavisi

Yüzeyel varislerin içine damarları kurutan madde verilemesidir. Basit, uzun zaman almayan ve ağrısız bir yöntemdir. Sonuçları ve hasta seçimi tartışmalıdır. Az da olsa komplikasyonları vardır ve birçok seanslara bölünerek yapılır. İyi seçim yapılırsa başarılı olabilir.

Sonuç olarak varis hastalığı;
Varis hastalığı yaygındır.

  • Tanı ve tedavisi tecrübe gerektirir.
  • İhmal edilmesi bazı vakalarda ciddi sorunlar çıkarabilir.
  • Damar ultrasonu, tedavinin planlanmasında çok önemlidir.
  • Yeni gelişen yöntemler ile tedavisi daha da basitleşmiştir.

Bakım ve Terapiler (SPA)

Birçok SPA merkezi, masaj ve güzellik salonu ve otellerde uygulanan bakımlar ve terapiler…

Banyo terapi ( Balneo Therapy )
Basıncı ayarlanabilir tazyikli suyun hareketi ile sağlanan su altı masajıdır. Dolaşımı hızlandırır, sırt ağrılarını ve stresi giderir. Aroma yağları ve deniz yosunu ilavesiyle selülit ve incelme bakımlarında etkilidir.

Yosun Çamur Bakımı
Vücuda maske şeklinde uygulanır. Cilde yararlı mineral ve vitamin kazandırır. Anti stres etkisi vardır. Selülitlerin azalmasını, toksinlerin dışarı atılmasını sağlar. Cildi yeniler, ipeksi bir görünüm verir.

Vücut Peeling
Cildi ölü hücrelerden arındıran, hafif masaj hareketleri ile uygulanan bir bakımdır. Cilde yumuşak ve kadifemsi bir görünüm sağlar.

Vücut Masajı
Doğal aromatik yağlarla, elle yapılan masaj türüdür. Vücudun dinlenmesini, kasların gevşemesini sağlar, kan dolaşımını artırıp, oksijen miktarını yükseltir.

Sıcak Taş Terapisi
Isıyı uzun süre üzerinde tutma özelliğine sahip volkanik lav taşları ile , hava, su, ateş ve toprağın enerjisinden yararlanılarak yapılan terapi şeklidir. Kişi fiziksel, duygusal, ve zihinsel rahatlık kazanır,kendini arınmış hissederek kendi doğasına döner.

Aromaterapi
Bitkisel yağların kimyasal yapısı ve enerjisinden faydalanan, teneffüs, kompres, masaj, banyo ve diğer yollarla uygulanan sağlık ve güzelliği destekleyen doğal terapidir.

Vücut Fırça Masajı
Özel bir fırça ile uygulanır,ölü deriyi temizler ve kan dolaşımını hızlandırır.

Shiatsu Masajı
Japonca’da sözlük anlamı “Parmakla Bastırmak” tır. Bedenin yüzeyinde bir sistem halinde bulunan enerji noktalarına, parmak ve avuç içiyle basınç uygulayarak yapılır. Vücutta enerji dengesi sağlanarak, yorgunluk, bitkinlik ve ağrılar giderilir.

Thai Foot Masajı
Ayak refleks noktalarından başlayarak dize kadar uygulanan, baş ve boynu da kapsayan uzak doğu kökenli otantik bir
masajdır. Ahşap çubuklar refleks ve gevşetici masaj teknikleri içerin bir saate yakın bir süre uygulanır.

Thai Masajı
Uzak doğunun terapi ve aynı zamanda derin rahatlamayı sağlayan masajı. Uygulama esnasında sadece ellerle sınırlı olmayıp, özel tekniklerle kollar, dirsekler, ayaklar ve topukların kullanıldığı masajdır.

Hint Baş Masajı
Başın ve omuzların rahatlamasını, zihnin ve ruhun kısa zamanda dinlenmesini sağlayan çok özel bir masaj.

Osmanlı Masajı
Osmanlının keyif anlayışından esinlenerek iki uzman tarafından uygulanan bir masaj ziyafeti. Senkron bir şekilde yapılan rahatlatıcı, dinlendirici hareket ve figürler sayesinde tüm vücut en derin dinlenme noktasına ulaşmaktadır.

Refleksoloji
Ayak altındaki refleks noktalarına özel el ve parmak baskı teknikleriyle uygulanan, vücudun kendi kendine iyileştirme mekanizması harekete geçiren masaj .

Manyetik Terapi
Vücutta bulunan hücrelerin sahip olduğu manyetik gücün azalması nedeniyle ortaya çıkan sıkıntıların özel mıknatıslar ve metotlar yardımı ile yeniden dengelenmesidir.

Reiki (evrensel yaşam enerjisi)
Dokunarak uygulanan doğal terapi. Tüm vücutta bedensel, zihinsel, ruhsal güçlenmeyi sağlar ve enerji merkezlerini dengeler. Daha bilinçli ve kaliteli bir yaşam verir.

Klasik ve Özel Yüz Bakımları
Cilt yapısına ve ihtiyaca göre uzman tarafından önerilen ve uygulanan, çok etkili yüz, dekolte ve boyun bakımları.

Lenf Drenajı
Lenf sisteminin elle maniple edilerek bloke olmuş lenf sıvısının serbest akımının sağlanması tekniğidir. Lenf drenaj, sinir sistemine etki ederek stresi ortadan kaldırır ve cilt yüzeyindeki ödemi indirerek cildi canlandırır ve güzelleştirir.

Yüz Jimnastiği
Yüz cildinin elastikiyetini artırarak kırışıklıkların azalması için yüz kaslarını sistematik bir şekilde harekete geçiren özel bir yüz jimnastiği metodudur.

Geleneksel Hamam Kese-Köpük Masajı
Özel bir ipek kumaşla dairesel masaj hareketleriyle vücuttaki ölü derinin atılıp kan dolaşımının hızlandırılması ve toksin atılımını sağlar; bol köpüklü rahatlatıcı vücut masajıyla deriniz canlı, ipeksi bir görünüme kavuşur.

Selülit Bakımı
Selülit problemlerinde son teknolojiyi kullanarak yapılan, doğal ve etkili bir bakımdır. Vakum tekniğine dayanan bu uygulama, biyolojik drenaj sayesinde vücudun lenfatik dolaşımını aktive ederek sağlıklı bir şekilde selülitlerin azalmasını sağlar.

İnceltici Vücut Bakımı
Deniz bazlı krem, losyon , serumlar ve vücut maskeleri kullanılarak masaj eşliğinde elastikiyetini kaybetmiş vücutlara nem vererek sıkılaştırma işlemi. İşlem sonucunda vücut gerekli mineralleri alarak biçim kazanır.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Kaş Bakımı


Yüz bir mimari eser sayılırsa, bu eserin kendine has özelliğini kaşlar meydana getirir. Kaş, yüzün en önemli kısımlarından biridir. Kaş şekliyle birlikte yüzün şekli de değişebilir. Kaşlar ve kirpikler ayrıca gözünüzü de güzelleştirirler, dolayısı ile yüz güzelliği bakımından çok bakım isterler.

Kirpik ve Kaşları Uzatmak Mümkün müdür?

Saçlar gibi , kaş ve kirpiklerin de bakıma ihtiyacı vardır. Kokusuz hint yağı , kaş ve kirpiklerin besinidir. Her akşam küçük bir fırça ile kokusuz hint yağının hafifçe sürmek gerekir. Fırça olmazsa , baş parmağın ucuna sürülen yağ kaşların ve kirpiklerin üzerinde gezdirilir.

Kirpikler ince , çok açık renkli ve çok kısa ise , ne yapılabilir?

Takma kirpikler , bugün pek çok derdin çaresini teşkil etmektedir. Takma kirpikleri herkes kendi kendine gözlerinin üzerine yapıştırabilir. Bunlar çok ince bir ipliğe bağlıdırlar. Özel yapışkanlarıyla gözün hemen üzerine hakiki kirpiklerin üstüne yapıştırılırlar. Ancak buruna yakın ve gözün dış kenarına gelen kirpiklerin uçlarını bir makasla kısaltmak veya kesmek , böylece takma kirpikleri gerçekmiş gibi göstermek gereklidir. Aksi halde takma kirpikler komik durur.

Ayrıca bazı güzellik merkezlerinde kendi kirpiklerinizin arasına birer birer kirpik yapıştırılır. Böylece seyrek olan kirpikler sık hale gelebilir. Böyle tek tek yapıştırılan kirpikler gözler sıcak su ile yıkanmadığı müddetçe düşmez.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Makyaj ve Cilt Bakım incelikleri

Göz çevresindeki deri çok ince ve hassastır,kolaylıkla tahriş olabilir ve yıpranabilir. Onun için göz makyajınızı temizlerken sert ve yıpratıcı hareketlerden kaçının.

  • Nemlendirici uygularken boyun kısmını sakın unutmayın. Bu bölgede engelleyebileceğiniz her kırışık daha genç bir cilde sahip olduğunuzu gösterir.
  • Yapılan araştırmalara göre ergin kişilerin büyük bölümünde kalsiyum eksikliği bulunuyor. Bu da cilt de dahil olmak üzere insan metabolizmasına zarar verir. Her gün su içmeyi alışkanlık haline getirin.
  • Sağlıklı bir cilde sahip olmanın ilk ve en önemli koşulu sağlıklı bir yaşam sürmektir. Bol bol su için, spor yapın, dengeli beslenin.
  • Sigaradan uzak durmak, sağlıklı bir cilt için gereklidir. Sigara , cildin zamansız yaşlanmasına neden olur.
  • Klasik sabunlar cildi kuruttuğu için yüz temizliği için önerilmez. Kurumuş cilt dayanıksızlaşır ve yaşlanması hızlanır. Sabun içermeyen temizleyiciler önerilir.
  • Evinizde hazırlayabileceğiniz ve cildinize uygulayabileceğiniz maskeler aracılığı ile cildiniz iyileştirici ve güzelleştirici maddeleri emer. Cildin kendini yenilemesine yardımcı olan maskeler, cildi yatıştırır, gerginleştirir ve kan dolaşımını hızlandırır.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Biçimli kaşlar yapın


Kaşlarınızı bir uzmana teslim etmek yerine kendiniz de şekillendirebilirsiniz. Elbette bazı ayrıntıları gözetmek şartıyla.

  • Önce sıcak bir duş alıp gözeneklerin buharla açılmasını sağlayın.
  • Kaşlarınızı alırken her seferinde tek tüyü alın ve hareketinizi mutlaka kaşın çıkış yönüne göre gerçekleştirin.
  • Acıyı engellemek için evde kaşlarınızın üzerine kısa bir süre için buz tutun.
  • Kaşlarınızdaki boşlukları doldurmak için kaş kalemleri yerine fırçalı kaş boya setlerini deneyin. Fırçanın yumuşak dokunuşları sert kalem darbelerinden çok daha doğal gözükür.
  • İşinizi bitirdikten sonra cildinize mutlaka sıkılaştırıcı bir tonik uygulamayı ihmal etmeyin.
  • Cımbızla aldığınız kaşlarınızın etrafı şişip kızarabilir. Dışarı çıkacaksanız bunları az miktarda kapatıcı sürerek kamufle edebilirsiniz.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Makyaj Hileleri


Bu yazımızda bir çok bayanın makyaj yaparken uygulamış oldukları hatalardan bahsediyoruz.Aşağıdaki maddeleri dikkatlice okuyup makyaj yaparken de uygulayın farkı göreceksiniz.

  • Öncelikle cildinizi size uygun temizleyici ile temizledikten sonra, cildinizi bir miktar yine cildinize uygun bir krem ile nemlendirin.
  • Cilt tipinize ve renginize uygun bir fondöteni bütün yüzünüze ve çenenizin altına doğru düzgünce yayın. Fondöteni ince bir tabaka halinde sürmeye özen gösterin, bu şekilde daha iyi sonuç elde edeceksiniz.
  • Fondötenin ardından cildi biraz aydınlatmak için gözlerin altındaki, burun kanatlarının etrafındaki, dudakların altındaki koyu kısımları, yüzünüze sürdüğünüz fondötenden iki ton daha açık renk fondötenle yapabilirsiniz. Burun kemiğinin üzerine ve elmacık kemiklerinin üst kenarlarına iyice yayılmalı ve geride sadece hafif bir parlaklık kalmalıdır.
  • Cildinizdeki kusurları bir kapatıcının yardımıyla gizleyin. Bunun için cilt lekelerine veya sivilce gibi yerlere bir miktar kapatıcı sürmeniz yeterli.
  • Gözlerinize farı sürerken önce tüm göz kapağına bir aplikatör yardımıyla farı sürün. istediğiniz kısımlarda rengi azaltın, artırın. Göze gölge yapmak istiyorsanız bunu bir göz kalemi ile yapabilirsiniz. Uygulayacağınız ton, göz farından daha koyu olmalıdır. Yaptığınız bu çizgiyi bir pamuklu çubuk yardımıyla hafifçe yukarıya doğru dağıtın.
  • Kirpiklerinizin daha sık görünmesi ve göz biçiminizin daha iyi fark edilmesi için göz çevresine yani kirpik diplerinize çizgi çekebilirsiniz ancak sert çizgilerden kaçının.
  • Rimel mutlaka sürün üst kirpiklerinizin rimelini, önce içten dışa doğru, daha sonra aşağıdan yukarıya doğru sürerek, kirpiklerinizin daha gür ve dik görünmesini sağlayabilirsiniz. Alt kirpikleri ise rimeli diplerden aşağıya doğru sürün. Kirpiklerinizde rimelin birikmemesine dikkat edin.
  • Kaşlar içinse bir fırça yardımıyla kaşlarınızı yukarı doğru tarayın. Kaş renginize uygun bir kalemle kaşlarınızı küçük darbelerle boyayın ve hafifçe dağıtın. Bunun için toz far da kullanabilirsiniz.
  • Yanakları renklendirirken allığınızı yanak çukuruna iyice yayın. Allığı sürdüğünüz yerde sadece bir parlaklık olmalı. Boyanın nerede başlayıp bittiğini gösteren çizgiler olmamasına dikkat edin.
  • Dudaklarınıza çekici bir görünüm verebilmek için dudak çevrenize rujunuzun bir ton koyusu olan kaleminizle çerçeve yapın. Bir ruj fırçasıyla dudaklarınızı boyayın. Bu işlemden sonra dudaklarınıza biraz pudra sürüp ikinci bir kat ruj sürün. Alt dudağınıza biraz parlatıcı sürerseniz dudaklarınız daha çekici görünür.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Makyajınız sizi yaşlandırmasın


Yanlış yapılan makyajın, kadınlarda erken yaşlanmaya neden olduğu bildirildi...

Grand Termal Oteli’nde SPA Güzellik Merkezi Güzellik Uzmanı Meral Mailoğlu, Türk kadınının makyaj yapmasını bilmediğini savundu. Bir genç kızın 22 yaşından önce makyaj yapmaması gerektiğini vurgulayan Mailoğlu, bu yaşa kadar bir kadının cildinin bebek cildi gibi olduğunu söyledi.

İlk makyajın en erken 23 yaşında bir uzman kontrolünde yapılması gerektiğine dikkati çeken Mailoğlu, şunları söyledi: “Her kadın evde makyaj yapabilir. Ancak bunu nasıl yapacağı, makyaj ürünlerini nasıl seçeceği konusunda mutlaka bir uzmana danışmalı. Önce yüzündeki nem oranını, cildinin hangi tip olduğunu bir uzmandan öğrenmeli ve hangi makyaj ürünlerini kullanacağı konusunda da öneriler almalı. Genç kızımız veya kadınımız daha sonra da kendi makyajını aldığı öneriler ve cildinin türüne göre kendisine önerilen ürünleri kullanarak yapabilir....

Saç Bakımı için ipuçları


Uzun veya kısa, düz veya kıvırcık…bakımlı saç her kadını güzel gösterir üstelik kendimizi iyi hissetmemizi sağlar. Lepiska saçlar için, işte bazı ipuçları.

Saçınızı Yıkarken

  • Saçın güzel olması için öncelikle temiz olması şarttır. Şampuanınızın etkisini ve genel saç hijyeninizi artırmak için fırçalarınızı sık sık sabun ve sıcak suyla temizleyin.
  • Şampuan öncesi saçınızı kir ve tozdan arındırmak için fırçalayın. Şampuanınız daha etkili olacaktır.
  • Krem işlemini uygularken,kullandığımız saç kremi herhangi bir bakım özelliği taşımıyorsa saç derisine temas etmeyecek şekilde sadece uç kısımlara uygulayın ve bol suyla durulayın.
  • Saç derisinin asit seviyesi ciltten daha fazladır. Bu nedenle bazik özellikli sabun saç için kesinlikle tavsiye edilmez. Saç tellerinin kurumasına ve canlı hücrelerin tellerden ayrılmasına neden olur.
  • Şampuanın köpürme oranı, içeriğindeki köpürtücü maddelere ve kullanılan suyun sıcaklığına bağlıdır. Ayrıca saç ne kadar kirliyse şampuan o kadar az köpürür. Su ne kadar sert ve kireçliyse, o kadar fazla şampuan kullanmak gerekir. Kısaca köpürme, şampuanın çok fazla temizlediği anlamına gelmez.

Saçınıza Hacim kazandırmak

  • Saçınızı yıkadıktan sonra havluyla hafif friksiyon yaparak kurulayın. Daha sonra saç dibinize masaj yapın. Bu yöntemle saç dipleriniz uyarılır ve kan dolaşımı düzenlenir; böylece saçınız tel tel ayrılacak ve kabaracaktır. Kurutma makinesi kullanıyorsanız, parmaklarınızla saç köklerinizi ayırarak kurutun.
  • Saçınız kuruyken hacim kazandırmak istiyorsanız, bir püskürtücü yardımıyla nemlendirin ve yuvarlak hareketlerle saç dibinize masaj yapın. Daha sonra şekillendirici bir köpük kullanın ve saçınızı kurutma makinesi ile kurutarak köpüğü sabitleyin.
  • Saçınızı fırçalarken öne doğru eğilerek içten fırçalayın. Sonra arkaya atarak dıştan da fırçalayın. Bu işlem saçı iyice düzeltecek ve daha “havalı” durmasını sağlayacaktır.
  • Küçük bir reçete: bir havluyu birayla nemlendirerek nemli saç diplerinize sürüp saçınızı öyle kurutun. Biradaki maya saçın hacmini artırarak harika görünmenizi sağlayacaktır.

Saçınızın Rutin Bakımı

  • Saçınız düzse, muhtemelen yağlanmadan şikayetçisiniz. Bunu önlemek için günlük olarak derin temizleyici bir şampuan kullanıp, haftada bir yağ birikimini önleyecek temizleyici jel uygulayın.
  • Saçınız kıvırcıksa, muhtemelen kuruluk probleminiz var; nemlendirici bir şampuan ve krem kullanın. Yıkadıktan sonra saçınızın suyunu bir havluyla alıp, 4-5 damla silikon bazlı parlaklık verici serum uygulayın (saçınızın kalınlığına göre miktarı artırabilirsiniz). Saçınızı elinizle açın ve kendi kendine kurumasını tercih edin.
  • Saçınız dalgalıysa, parlaklık artırıcı bir şampuan ve krem kullanın. İyi çalkalayın. Geniş dişli bir tarakla saçlarınızın uçlarını açıp uçlardan köklere kadar silikon bazlı parlaklık verici bir sprey uygulayın. Önüne bigo takılmış bir fönle kurutun.
  • Yaz aylarında saçınızın ve saç derinizin bakımına daha fazla özen gösteri. Boyalı, permalı saçların yazın özellikle bakıma ihtiyacı vardır. Kullanacağınız ürünlerin güneş korumalı olmasına dikkat edin. Saçınıza nem verecek bakım maskeleri uygulayarak besleyin; saçınızdaki kuruluğu ve yıpranmayı önleyerek canlı, parlak bir görünüm sağlayacaktır. Saçınızı deniz tuzu ve klordan tamamen arındırmak için çok iyi durulayın.

Saçınızı Boyarken

  • Kötü sürprizlerle karşılaşmamak için ya da bir ürünü ilk kez kullanıyorsanız; boyayı önce bir tutam saçınızda deneyin. Daha tedbirli davranmış olursunuz!
  • Saç diplerinize dudak besleyicisi sürün! Cildinizle saçınız arasında kalan bu bölgede oluşan mumumsu besleyici, boyanın cildinize yayılmasını önleyecektir.
  • Saçınızı boyandıktan sonra oraya buraya dağılmış boyayı temizlemek için boyanın bir kısmını saklayın. Boyalı bölgeye taze boyayı sürdükten sonra bölgeyi ılık suyla yıkayın.
  • Saçınıza ışıltı ve parlaklık kazandırmak için boyalı saçlar için hazırlanmış olan şampuanları tercih edin. Yeniden yapılandırıcı ve enerji verici bir serumla düzenli olarak kür yapmayı da ihmal etmeyin.

Saç Bakımı yaparken işinize yarayabilecek küçük ipuçları

  • Saç deriniz kuruyor ve kaşınıyor ise, başınızı elma sirkesiyle yıkayın. Elma sirkesi kaşıntınızın kesilmesine yardımcı olacak, kuruluğu da giderecektir.
  • Saçınız sürekli karışıyor ve zor mu taranıyor? Herhangi bir saç kreminden çok az bir miktarı (birkaç damla) spreyli bir şişeye koyun. Su ekleyin ve iyice çalkalayarak kullanın.
  • Kepekten korunmak için bal kullanın! Çeyrek bardak sıcak suda 1 kaşık balı eritin. Parmaklarınızla saç diplerinize masaj yaparak bu karışımı iyice yedirin. Daha sonra saçınızı yıkayıp durulayın. Farkı fark edeceksiniz

  • kaynak:sacveciltbakimi.com

Kıvırcık Saçlarınız hiç Elektriklenmesin

Dalgalarınızı çevirin. Nemlendirici bir şampuan ve derin bir krem kullandıktan sonra saçlarınızı tarayın ve havluyla kurulayın. Her yerine jöle sürün ve parmaklarınızın etrafında sararak bütün bölümlerini kıvırın. Eğer tekdüze bir görünüm istemiyorsanız, ince saçlarınızın yanında kalın kıvırdığınız kısımlar olsun.

Parmak tarak. Saçlarınıza nemlendirici krem uyguladıkatn sonra daha ıslakken geniş dişli bir tarakla tarayın. Şeklillendirici ürün sürün (Jöle yada köpük) ve parmaklarınızla tarayın. Sakın fırçalamayın!

Saçlarınıza dokunmayın. Bir kere saçlarınız kuruduktan sonra dokunmayın. (dokunmak elektriklenmeyi artırabilir.) Eğer tazelenmek istiyorsanız, dalgalarını dikkalice parmaklarınızla ayırın. Ya da hafifçe sprey sıkın ve dalgalar güçlendirmek için hafifçe buruşturun.

Nemi uzak tutun. Saçlarınızın nemle deliye dönemsinin nedeni, havadaki nemin saçın gövdesini genişletmesidir. Eğer saçlarınız krem doluysa nemin girmesi daha zordur. Yazın haftalık iyi kremlenmiş bir uygulama yapın. Her zaman nemlendirici bir şampuan ve krem kullanın. Eğer saçlarınız kalınsa, durulanmayan bir krem tercih edin.

Saç tipinize uygun ürünler kullanın. Eğer saçlarınız inceyse, fazla krem kullanmamak konusunda dikkatli davranın. Jöle yerine köpük gibi hafif bir şekillendirici ürün kullanın.

Dalga canlandırıcı bir ürün deneyin. Bazen “hacim verici” olarak adlandırılan ve eczanelerde bulunan bu ürünler dalgaları belirginleştirir ama sert yapmazlar. Bunları ıslak saça diplerden uçlara doğru uygulayınız. Dalgalarınızı ellerinizle gevşeterek doğal olarak kurumasını sağlayın.

Saçlarınızı kıvırın. Daha uzun zaman alır ama bigudi ya da maşa da dalgalarınızı belirginleştirirken elektriklenmeyi de azaltır.

Doğru saç kesimini bulun. Bir kuaför saçı elektriklenmeyi artıracak ya da azaltacak şekilde kesebilir. Tıraş makinesi ile kesilmiş çok kıvırcık saç elektriklenebilir, örneğin. (traş makinesine kırıklara yol açabilir.) Öte yandan, Eğer uzun kıvırcık saçlarınız varsa kuaför katlı açılar vererek dalgalarınızı artırabilir. Eğer kıvırcık saçlarınızı artıran bir kesim istiyorsanız bunu kuaförünüze söylemeyi unutmayın!

kaynak:sacveciltbakimi.com

Saç Bakımı Maskeleri


Saçlara kefir ve yoğurttan yapılmış maskeler çok yararlıdır. Bu tür maskeler kepekleri yok eder, saçları güçlendirir, saç dökülmesini durdurur, saçlara parlaklık ve ipeksi bir görünüm verir. Saçlarınıza yoğurdu sürün, saç diplerine iyice masaj yaparak uygulayın. Saçlarınızı naylon poşetle sarın, üzerine havlu kapatın. 15-20 dakika bekletip, saçlarınızı ılık suyla ve yumuşak bir şampuanla yıkayın.

Yumurtalı Soğan Maskesi

  • Malzemeler: 1 adet kuru soğan, 1 yumurta sarısı
  • Hazırlanışı: Soğanı ince rendeleyin, yumurta sarısıyla karıştırın.

Hazırladığınız karışımı saç diplerine uygulayın. Sonra saçlarınızı bir poşetle sarıp, üzerine bir havlu kapatın. Bunu yaparak sera etkisi ortaya çıkarmış olacaksınız. Maskeyi saçlarınızda 1-2 saat bekletmelisiniz. Sonra saçları yumuşak bir şampuan ve ılık suyla yıkayın.

Taze Soğan Maskesi

  • Malzemeler: 3 çorba kaşığı kıyılmış taze soğan
  • Hazırlanışı: Soğanı ince kıyın, sonra çatalla suyu çıkana kadar ezip, püre haline getirin.

Sonra saçlarınıza uygulayın, poşetle sarıp, havluyla üzerini kapatın, 1 saat bekletip ılık suyla ve uygun şampuanla yıkayın.

Taze soğanlı, Ballı Yumurtalı Maske

  • Malzemeler: 2 çorba kaşığı kıyılmış taze soğan, 2 çorba kaşığı bal, 1 yumurta sarısı
  • Hazırlanışı: Taze soğanı kıyın, bal ve yumurta sarısı ekleyip, karıştırın.

Maskeyi saçlarınıza uygulayın, poşetle sarın, üzerini havlu veya atkıyla kapatın. 1 saat bekletip ılık suyla yıkayın.

Sarımsak Maskesi

  • Malzemeler: 1 çorba kaşığı bal, 1 baş sarımsak, 1 tatlı kaşığı aloe suyu, 1 yumurta sarısı
  • Hazırlanışı: Sarımsağı rendeleyip, suyunu çıkarın, balı ekleyin, karıştırın, diğer malzemeleri ekleyip çırpın. Eğer hemen kullanmayacaksanız, yumurtayı sonra eklemek şartıyla karışım uzun süre buz dolabında tutulabilir.

Önce saçlarınızı uygun bir şampuanla yıkayın, sonra maskeyi saçınıza uygulayın. Saçlarınızı poşetle sarın, üzerini havluyla kapatın. 30 dakika bekletin, ılık suyla yıkayın.

Taze Soğanlı Ekmek Maskesi

  • Malzemeler: 2 çorba kaşığı kıyılmış taze soğan, 100 gram siyah ekmek, yarım bardak su
  • Hazırlanışı: Ekmeğin üzerine yarım bardak kaynar su ekleyin, üzerini kapatın, bir süre bekletip ekmeyi karıştırın, rende taze soğanı ekleyip tekrar karıştırın.

Maskeyi saçlarınıza uygulayın, poşetle sarın, üzerini havlu veya atkıyla kapatın. 1 saat bekletip ılık suyla yıkayın.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Siyah Noktalar için maske

Yüzünüzdeki siyah noktalar için ilk önce eczaneden bir şırınga alın . Daha sonra temiz bir tasa kaynamış sıcak su koyun.

Başınızın üstüne bir çarşaf örterek bu suyun buharına bir süre yüzünüzü tutun. Yani yüzünüze basit bir buhar banyosu yapın. Buhar banyosundan sonra siyah noktalar çok kolay çıkar.

Buhar banyosundan sonra iğnesini çıkardığınız şırınganın ucuyla hafifçe siyah noktanın üzerine bastırın. Siyah noktalar şırınganın içine girecektir. Bunu yaparken siyah noktaların çıkış yönüne dikkat edin ve o yönden bastırın. Yüzünüzdeki siyah noktalar hep aynı yönde çıkar.

Bu işlemden sonra yüzünüsü mutlaka bir temizleme losyonuyla temizleyin.

1,5 tatlı kaşığı kil, 1 tatlı kaşığı badem yağı, 1 tatlı kaşığı balı karıştırıp yüzünüze sürün ve 35-40 dakika bekleyin. Daha sonra yüzünüzü soğuk suyla yıkayıp yağsız bir nemlendirici krem sürün..

kaynak:sacveciltbakimi.com

Göz kalemi kullanırken dikkat edin

Göz kalemiyle gözdeki şekil bozukluklarını gidebileceğiniz gibi, küçük gözlerin daha belirgin ve büyük görünmesini de sağlayabilirsiniz. Makyajın, önemli bir unsuru olan göz kalemini kullanmakta ki amaç, kirpiklere derinlik kazandırarak, gözleri vurgulamaktır. Ancak, göz kalemi uygulanırken bir takım noktalara dikkat edilmelidir.

Özellikle çizginin dalgalanmamasına önmelidir. Kirpik diplerine çizilen ilk çizgi mümkün olduğu kadar ince olmalıdır. Bu, oluşan herhangi bir dalgalanma ya da yanlışta, iz bırakmadan silebilmek için oldukça önemlidir. Düzgünlüğünden emin olduğunuzda ise dilerseniz bu çizginini üzerine bir kat daha göz kalemi çekerek çizgiyi belirginleştirebilirsiniz. Burada özellikle, çizgiyi gözün iç kısmından dışına doğru ve kirpiğe olabildiğince yakın olarak çekmek çok önemlidir.

Hangi renk göz kalemi?
Kozmetik sektörünün gelişmesiyle birlikte, makyaj ürünlerinde renk sınırı tamamen ortadan kalktı. Mavi, gri, yeşil, pembe, beyaz hatta sarı… Göz rengine, ten rengine ya da giyilen kıyafetin rengine uygun bir göz kalemi bulmak mümkün. Bu anlamda renkler vurgulamak istediğiniz noktalarla sınırlı. Açık mavi ve bayaz ile daha iri gözlere sahip olabilirken, yeşil ile daha çekici bakışlara kavuşabilirsiniz.

Elbette siyahın vazgeçilmezliği gözardı edilemez bir gerçek. Siyah göz kalemi, özellikle siyah saçlı, esmer bayanlar için ideal. Kumral ve açık tenliler ise daha az belirgin olmasını isterlerse, siyahtan farklı olarak kahverengi ya da gri tonlarını kullanabilirler.

Ayrıca, siyah kalem uyguladıktan sonra, daha yumuşak bir etki için çizgiyi parmağınızla veya bir pamuklu çubuk yardımıyla dağıtabilirsiniz. Bu, daha buğulu ve çekici gözler elde etmenize yardımcı olacaktır.

Yapılmaması gerekenler
Çizgi ile kirpik arasında kesinlikle boşluk olmamalıdır. Ayrıca, bu çizgi göz kuyruğunda sona ermeli, dışa doğru uzamamalıdır. Kalem asla gözün köşesine doğru uzatılmamalı ve göz makyajını gölgede bırakacak kadar belirgin olmamalıdır.

Eğer gözler küçük ya da birbirine yakınsa, Göz kalemi asla kalın çizgi şeklinde uygulanmamalıdır. Göz kalemi yerine, göz farı kalem gibi kullanılacaksa, doğru fırça seçilerek, abartıdan kaçınılmalıdır.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Siyah Noktalardan Yulaf Maskesi ile Kurtulun !

ulaf ezmesi, cildin derinlemesine temizlenmesi ve siyah noktaların yok edilmesini sağlayan bir maskedir. Bu maske ayrıca cildin içinde dolaşan pislikleri temizleyip, cildin fazla yağlanmasını da engeller. Bu nedenle kuru ciltli kişiler tarafından pek fazla kullanılmamalıdır.
Yulaf ezmesi maskesinin yapımı son derece basittir. Pişirdiğiniz yulafları süzdükten sonra, bunları geniş bir kabın içinde bir kaç dakika ezin. Hazırladığınız bu yulaf ezmesini yüzünüze sürdükten sonra 15 dakika kadar bekleyin. Daha sonra yüzünüzü ılık suyla temizleyin. Bu maskeyi vücudunuza da uygulayarak, şaşırtıcı sonuca ulaşabilirisiniz

kaynak:sacveciltbakimi.com

Siyah Noktaları yokedin !


Yüzünüzdeki siyah noktalar için ilk önce eczaneden bir şırınga alın . Daha sonra temiz bir tasa kaynamış sıcak su koyun.

Başınızın üstüne bir çarşaf örterek bu suyun buharına bir süre yüzünüzü tutun. Yani yüzünüze basit bir buhar banyosu yapın. Buhar banyosundan sonra siyah noktalar çok kolay çıkar.

Buhar banyosundan sonra iğnesini çıkardığınız şırınganın ucuyla hafifçe siyah noktanın üzerine bastırın. Siyah noktalar şırınganın içine girecektir. Bunu yaparken siyah noktaların çıkış yönüne dikkat edin ve o yönden bastırın. Yüzünüzdeki siyah noktalar hep aynı yönde çıkar.

Bu işlemden sonra yüzünüsü mutlaka bir temizleme losyonuyla temizleyin.

1,5 tatlı kaşığı kil, 1 tatlı kaşığı badem yağı, 1 tatlı kaşığı balı karıştırıp yüzünüze sürün ve 35-40 dakika bekleyin. Daha sonra yüzünüzü soğuk suyla yıkayıp yağsız bir nemlendirici krem sürün.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Siyah Noktalar için yapmanız gerekenler


Cilt insanın korumada en çok önem verdiği ve kusursuz olmasını istediği yeridir.

Cildin üzerinde siyah noktaların oluşmasıyla aynadaki görüntümüz canımızı sıkar. Cildimizde görmeye dayanamadığımız ve sayıları giderek artan bu siyah noktalardan kendi yöntemlerinizle kurtulmaya kalkışmayın.
Çünkü cildinize yapacağınız böyle bir müdahale iltahaplanmalara yol açabilir ve sivilcelerin daha da çok yayılmasına neden olabilir. Bu tür büyük problemlerde uzmanlara başvurmak en doğrusu olacaktır.

ALKOLDEN UZAK DURUN

Ergenlik dönemindeki değişimler, bilinçsiz diet, alkol tüketimi gibi nedenler cildimizdeki siyah noktaların oluşmasına neden olan en büyük etkenler. Aslında en doğru yol cildimizde siyah noktalar hiç oluşmadan önlemimizi almaktır. Fakat böyle bir probleminiz varsa canınızı sıkmadan onlardan kurtulmanız mümkün. Elbette güzel bir cilde sahip olmak için ilk şart temiz bir cilt. Bu sebepten dolayı cildinizi düzenli olarak yıkamayı ihmal etmeyin.

PEELİNG YAPIN

Güzellik uzmanının ya da evinizde kendinizin bile yapabileceği peelingle cildiniz tamamen temizlenecek ve ölü hücreler cilt üzerinden arındırılacaktır. Bu işlemin ardından yapılacak buhar banyosu cildinize yumuşaklık kazandırmakla birlikte gözeneklerin açılmasını sağlayacaktır. Böylece siyah noktalardan kurtulmak için en uygun ortam hazırlanmış olur.

DEZENFEKTE EDİN

Peeling yapılarak gözeneklerin açılmasıyla temizlenen cilt alkol içeren bir losyonla dezenfekte edilerek gözeneklerin tekrar kapatılmasını sağlar. Bu yöntemi ayda bir kez uygulayarak güzel ve siyah noktalardan arındırılmış bir cilde sahip olabilirsiniz.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Doğal olarak Siyah Noktaların Temizlenmesi


Öyle ki bazı kadınların ciltlerindeki siyah lekeler kozmetik ürün kullanımına rağmen geçmez. İşte size mucizevi öneri; elma sirkesi. Yarım su bardağı suya, 3 çorba kaşığı kadar elma sirkesi ekleyip iyice kaynatın. Daha sonra ateşi kısın ve başınıza bir örtü örtüp, yüzünüzü buhara tutun.

Bu şekilde yüzünüze 15-20 dakika buhar verin.
Daha sonra yarı yarıya sulandırılmış elma sirkesiyle yüzünüzü silin. Bu işlemi haftada 2 kez tekrarlayabilirsiniz. Düzenli olarak yapılan işlem sonucunda siyah lekelerin yok olduğunu ve cildinizin parladığını göreceksiniz.

Siyah noktaların giderilmesi için diğer öneriler:

  • Birer tutam kırlangıç otu, ayrık otu bir kaba konularak üze­rine beş bardak su ilave edilerek kaynatılır ve bir gece dinlendirdikten sonra siyah noktaların üzerine sürülür.
  • Birer tutam nane, yabani kekik yaprağı, ıhlamur bir ka­ba konulup yeteri kadar su ilave edilerek kaynatılır. Soğuduktan sonra siyah noktaların üzerine sürülür.
  • Bir adet çok olgun domates ezilir ve ince bir tülbentle süzülür. 1 tatlı kaşığı gliserin ve iki damla asilbent tentürü katılıp karıştırılarak şişeye doldurulup kullanılmak üzere saklanır. Cildin siyah noktalı kısımlarına bol miktarda sürülür...

kaynak:sacveciltbakimi.com

Siyah Noktalardan Kurtulmanın Yolu

Eğer cildinizde akne ya da siyah noktalarla ilgili sorunlar yaşıyorsanız, o zaman öncelikli yapmanız gereken asla yüzünüzle oynamamanız. Siyah noktalar için en pratik çözümlerden biri eczanelerde kolaylıkla bulabileceğiniz burun, çene ve alın için ayrı şekillerde satılan cilt bantları. Bant kullanmadan önce cildinizi hafifçe nemlendirin, bantı siyah noktaların yoğun olduğu bölgeye yapıştırın ve kısa bir süre bekleyip çekin. Birinci aşamada gözenekler içinde birikmiş kir banta yapışarak cilt yüzeyinden ayrılacaktır. İkinci aşamada ise cildinizi antibakteriyel bir mendil ile temizlemeniz ya da yüzünüzü ılık suyla durulamanız gerekir...

Siyah NoktalarıTemizlemek

Siyah noktaların temizlenmesi için kompres yapılması en garanti çözümlerden sayılır. Bunun için yarım litre su bir miktar kuru papatya, nane veya ıhlamur ilave edilir. 20 dakika kaynatılır. Sonra ateşten indirilir ve cildinizin dayanabileceği kadar bir ısıyla kompres havlu su ile yüzünüze kompres yapılır ve havlu soğuyuncaya kadar bekletilir, bu kompres 4 defa tekrarlanır. Kompres işlemi bittikten sonra bir miktar bira mayası ılık süt ile karıştırılır ve yüze sürülür, kuruyuncaya kadar bekletilir. Önce sıcak sonra buzlu su ile yıkanır.Bu önerimizi uyguladığınızda siyah noktaların kaybolduğuna şahit olucaksınız.


kaynak:sacveciltbakimi.com

Sivilce nedir?


Sivilce neden oluşur?
Normalde yağ bezlerin salgıladığı yağ deri yüzeyine çıkar. Ergenlik döneminde yağ salgısı artar. Yoğunlaşmış yağ kütlesi yağ bezi kanalını tıkayarak “komedon” denilen siyah ve beyaz noktaları oluşturur. Deride bulunan bazı bakterilerin de etkisiyle iltihap ortaya çıkar.

Sivilce nerelerde olur?
Genelde yüz özellikle alın ve yanak da sık olur. Sırt, göğüs ve kollarda da çıkabilir. Erkeklerde gövdede yerleşim kadınlara göre daha sıktır.

Kimler Sivilceye yatkındır?
Genetik, ırksal, hormonal, psikolojik faktörler kişinin Sivilceli olmasında etkilidir. Bazı ilaçlar ve kozmetikler de Sivilce yapabilir. Bazı meslekler Sivilceyi etkiler. Sıcak ve rutubetli çevre Sivilce için iyi değildir.

Sivilce hangi yaşlarda olur?
Sivilce, ergenlikte daha fazla olmak üzere tüm yaş gruplarında görülebilen bir sorundur. Ergenlik çağındakilerin yüzde 80’inde farklı şiddetlerde Sivilce vardır. 25–40 yaş arasında kadınların yüzde 5’i erkeklerin ise yüzde 1’i hala tedavi gerektiren Sivilcelere sahiptir.

Sivilcenin hayat boyu seyri nasıldır?
Genellikle Sivilce ergenlikte başlar ve 20 yaşlarına kadar biter. Bazı hastalarda ise devam eder. 25 yaşlarından sonra Sivilcenin devamının nedenini henüz tam bilmiyoruz. Bu tip genellikle şiddetlidir ve yüz dışında sırt bölgesi gibi vücut tutulumu da yapabilir. Kadınlarda adet kanamalarıyla ilişkili olabilir. Bazı hastalarda da özellikle kadınlarda yetişkinliğe kadar Sivilce görülmeyebilir.

Yüzü sık sık yıkamak Sivilceyi iyileştirir mi?
Cildi genel olarak temiz tutmak gerekir ama sivilceyi tedavi etmede yeterli değildir. Cildimizi fazla temizlemek ve tahriş etmek başka sorunlar oluşturabilir ve Sivilceyi de kötüleştirebilir.

Cinsel ilişki Sivilcelerin geçmesinde etkili midir?
Düzenli seks hayatının Sivilceye bir etkisi yoktur. Yani Sivilce evlenince geçmez.

Diyetin faydası olur mu?
Çikolata, yağlı yiyecekler, kuruyemişler sık suçlanır. Ancak bilimsel olarak Sivilceye neden olduğu ya da Sivilceyi arttırdığı saptanmış bir yiyecek yoktur. Bununla birlikte sağlıklı beslenme herkes için olduğu gibi Sivilceli hastalar için de gereklidir. Ama bazı yiyeceklerin Sivilcenizi arttırdığını düşünüyorsanız bunlardan uzak durabilirsiniz.

Sivilceleri sıkmak zararlı mıdır?
Sivilceler ellenmemeli ve sıkılmamalıdır. İltihap yayılabilir. İz bırakma riski artar.

Adet kanamaları Sivilceyi etkiler mi?
Bu dönemlerde Sivilce kötüleşebilir. Adetten 2–7 gün önce kadınların yüzde 70 i Sivilcede bir artıştan bahsetmişlerdir.
Hamilelikte Sivilce nasıl seyreder?
Bazı hastalarda artarken bazı hastalar da azalabilir. Hamilelik ilaç kullanımını ve tedaviyi büyük ölçüde kısıtlar.

Stres Sivilceye sebep olur mu?
Stres Sivilce de genellikle suçlanır. Stres vücudumuzda hormonal değişikleri de içeren birçok etki yapar ve Sivilce gelişiminde etkili olabilir. Psikolojik baskı altındaki Sivilce hastaları genelde sivilceleriyle daha çok oynar, sıkar ve patlatırlar. Bu da sivilcelerin artmasına neden olur. Diğer açıdan Sivilcenin kendisi başlıca stres kaynağıdır. Etkili bir tedavi alan hastaların çoğu stresten fazla etkilenmez.

Sivilce psikolojik bakımdan hastayı nasıl etkiler?
Sivilce fiziksel bir rahatsızlık olarak algılansa da, duyguları büyük ölçüde etkileyebilir. Bu nedenle Sivilce göz ardı edilmemeli, psikolojik sıkıntılar da ciddiye alınmalıdır. Sivilce toplumda kişinin sıkılganlık hissetmesine, kadın/erkek ilişkilerinde rahatsızlıklara sebep olabilir. Bazen iş yaşamını da etkiler. Arkadaşlık ilişkileri, okul başarısı etkilenebilir.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Sivilce Tedavisi


Sivilce neden tedavi edilmelidir?
Sivilce cildimizde ve psikolojimizde izler bırakabilir. En önemli tedavi nedeni bu izleri önlemektir. Sivilcenin cildimizdeki izlerinin tedavisi Sivilce tedavisinden daha zordur ve yüzde yüz sonuç alındığı söylenemez. Tedavi sonucunda kişinin Sivilceli geçireceği dönem kısalmış olur. Çünkü genelde ergenlik yüzündendir ve geçer denilen bu durumun ne kadar zamanda geçeceğini tahmin etmek zordur. Bazen yıllarca devam eder.

Sivilce neden iz bırakır?
Sivilcenin derinliği ne kadar fazla ve Sivilce ne kadar büyükse iz bırakma eğilimi o kadar yüksektir. İzler çok çeşitli büyüklükte olabilir. Genelde çöküklükler şeklindedir ama kabarıklıklar da olabilir. Bu hastalar gerçekten acilen tedavi edilmelidir çünkü Sivilce devam ettikçe izler artacaktır. Derinin yüzeyini bozmayan izler ise genelde kızarıklık, kahverengilik şeklinde renk değişiklikleridir, aylarca sürebilir.

Sivilcede deriye sürülen ilaçlar ne zaman ve nasıl kullanılır?
Hafif ve orta şiddetteki Sivilce tedavisinde çoğunlukla bu tür ilaçları kullanırız. Antibiyotik tedavisiyle birlikte de kullanılabilir. Kullanılan ilaçlar krem, jel, losyon, temizlik ürünleri şeklinde olabilirler.

Sivilcede sürülen krem veya losyonlar sadece Sivilce üzerine değil, tüm Sivilceli bölgeye sürülmelidir. Yoksa yeni Sivilce çıkışı engellenemez.
Krem tedavilerinin bile günde kaç kez ve nasıl uygulanacağı önemlidir. Bazılarını akşamları kullanmak gerekir Ya da birkaç krem verildiyse bazı kremler aynı anda kullanılmaz. Çoğu sivilce kremi ciltte hafif kızarıklık, kuruma yapabilir.

O yüzden çok fazla miktarda ve sıklıkta sürülmemelidir. Başlangıçta tahrişi önlemek için her gün sürülmeyebilir. Bu durum hastaya iyi anlatılmazsa hasta yan etkiler nedeniyle tedaviyi bırakabilir ya da tedaviden yeterli sonuç alınmaz. Bazı kremler de koyu renkli eşyaları beyazlatabilir. Hastalar bunu bilmezse birçok kıyafet ve çarşaf kullanılmaz hale gelebilir.

Ağızdan ilaç tedavisi ne zaman verilir?
Antibiyotik tedavisi harici tedavilerin yeterli olmadığı durumlarda uzun süreli kullanılabilir. Özellikle adet bozukluğu ve tüylenme şikayeti olan bayan hastalar hormonal açıdan da incelenmelidir.

Doğum kontrol hapı gibi ilaçlar bu durumlarda kullanılır. Retinoid tedavisi A vitaminine benzer bir ilaçtır. Diğer tedavi yöntemlerine cevap vermeyen veya hızla iz bırakan Sivilceleri olan hastalarda uygulanabilir.

Retinoid tedavisi nasıl bir tedavidir?
Retinoid tedavisi yalnızca cilt hastalıkları uzmanı tarafından uygulanabilen çok etkili bir tedavidir. Hastaya onay formu doldurularak verilir. Kadın hastaların tedavi süresince ve tedaviden sonraki 1 ay boyunca hamile kalmaması gerekir. Düzenli kan tahlilleri ve aylık muayenelerle hasta takip edilir.

Sivilce izleri nasıl tedavi edilir?
Sivilce izlerinde laser, dermabrazyon, kimyasal peeling, dolgu maddeleri, cerrahi yöntemler kullanılabilir. Hastaya göre kullanılacak yöntem değişir.

Lazer tedavisi kime yapılır?
Lazer tedavileri öncelikle izleri gidermeye yöneliktir. Sivilce tedavisinde kullanımıyla ilgili çalışmalar da vardır. Sivilce tedavi edildiğinde bazı hastalarda Sivilce yerlerinde kalan kızarıklıklar ve deri yüzeyini bozan izler hastalar için büyük kozmetik problem oluşturmaya devam eder.

Lazerler nasıl etki eder?
Lazer sistemlerinin bazıları deride soyma yaparak etkili olurlar. 5–10 gün içinde deri yara olup iyileşir. Bir süre hafif bir kızarıklık olabilir. Bu lazerler iz, lekelenme, enfeksiyon gibi riskler nedeniyle sınırlı hastalarda deneyimli doktorlar tarafından uygulandığında başarılı olabilir.

Deriyi soyan lazerlerin uygulama zorluğu nedeniyle kullanımları çok sınırlıdır. Yeni lazer sistemleri bu açıdan çok avantajlıdır. Aslında uzun yıllardır kılcal damar tedavisinde kullanılan Pulse-dye lazer artık hafif ve orta şiddette sivilce ile birlikte olan kızarıklığın tedavisinde kullanılıyor.

Ben de bu lazerle hastanın günlük yaşamını etkilemeden çok başarılı sonuçlar aldım. Bu lazerin ayrıca kollajen üretimini arttırıcı etkisi bulunuyor. Çöküklükler kabarıklıklar şeklinde oluşan izlerde de faydalı olabiliyor. Bu lazer FDA onaylı yurtdışında da çok kullanılan bir lazer çeşidi.

Pulse dye lazer tedavisi kolay mıdır?
Pulse-dye lazer tedavisi hastayı kısa sürede etkili ve güvenli bir şekilde görünüm açısından da memnun eden bir tedavidir. Tedavi süreci hastanın normal yaşamını sürdürmesini kısıtlamaz. Deri yüzeyini etkilemez. Birkaç gün sürebilen kızarıklık, morluklar olabilir. Kapatıcıyla kapatılabilirler. İşe, okula devam edebilirler.

Kaç tedavi seansı gerekir?
Sonuçlar 3–4 haftada alınmaya başlar. Genel olarak bir kaç seans tavsiye edilir. Her tedavi seansı 15–20 dakika kadar kısa sürer.

Tedavi ağrılı mıdır?
Hayır. Tedavi sırasında hafif bir rahatsızlık duyulabilir. Bu genelde bir lastiğin deri yüzeyine çarpması şeklinde bir histir.

Sivilce Tedavisinde yapılan yanlışlar nelerdir?
En önemli eksiklik hasta doktor iletişimidir. Hastanın Sivilce hakkında fazla bilgiye sahip olmaması, hastalara yoğunluk içinde

Sivilce ve tedavi hakkında fazla bilgi verilememesi bir müddet sonra tedavinin yan etkiler nedeniyle ya da işe yaramıyor diye bırakılmasına neden olabilir. Bazı hastalar da ilaçları düzensiz kullanmakta bu yüzden de başarılı sonuç alamamaktadır.

Sivilce tedavisi ne kadar zamanda biter?
Hastaların bazıları kısa sürede sonuç bekler, Her hasta için uygun bir tedavi yöntemi mutlaka vardır.

Ancak kişiden kişiye değişmekle birlikte tedavi nispeten uzun sürer. Sivilce tedavisi basamaklar halinde uygulanır. Mevcut tedaviye cevap alınamıyorsa bir üst basamağa geçilir. Bunun içinde genelde 4–8 hafta kadar beklemek gerekir.

Tedavi sonrası Sivilce tekrarlarsa ne yapmalı?
Öncelikle Sivilce geçse bile doktorla konuşmadan ilaçların bırakılmaması gerekir. Bu gibi durumlarda hastalığın tekrarlama riski daha fazladır. Bazı hastalarda Sivilceler inatçıdır ve gerekirse tedaviler doktor kontrolünde tekrarlanabilir ve sonuç alınır.

Güneşlenmek Sivilceye iyi gelir mi?
Güneş banyosu genelde Sivilce için yararlıdır. Ancak hastaların yüzde 20’sinde kötüleşme gözlenir, bunun nedeni rutubetli bölgelerde bulunma ve fazla terleme dolayısıyla cildin gözeneklerinin daha çok kapanmasıdır.

Bronzlaşmak Sivilceyi baskılar, fakat bu durum da geçicidir. Güneş deri kanseri riskinin artmasına neden olduğundan ve Sivilcede etkili birçok tedavi varken güneşte ve solaryumda yanmak önerilmez. Ayrıca Sivilce tedavisinde kullanılan birçok ilaç güneşe karşı duyarlılık yapar ve yan etkiler gelişebilir.

Tıraş olurken nelere dikkat etmelidir?
Sakalların büyüdüğü yönde, sakalların yumuşamasını sağlamak için duş alırken ya da duştan hemen sonra ve cilde hasar vermeden traş olmak gerekir. Tedavi esnasında cilt hassaslaşır ve kullanılacak ürünlerin doktora danışılmasında fayda vardır.

Makyaj yaparken ve kozmetik kullanımında nelere dikkat etmelidir?
Makyajda yağsız ürünler kullanılmalıdır. Ağır makyaj, gözenekleri tıkar ve Sivilcenin daha kötü olmasına neden olur. Mümkün olduğunca fazla makyaj yapılmamalıdır.

Bazı Sivilce ilaçları deride tahriş ve kurumaya neden olurlar ve normalde kullandığınız temizleyiciler, tonikler cildinizin daha da kötüleşmesine neden olur. Bu çok sık yapılan bir hatadır ve çoğu hasta ilaçların alerji yaptığını düşünerek tedaviyi bırakır.

kaynak:sacveciltbakimi.com