Cilt Bakımı,Cilt maskesi,Sivilceler için maske,Siyah noktalar,Saç Bakımı,Normal Cilt Bakımı,Saç Sağlığı,aç Bakımı Saç Maskeleri saç dökülmesi saç bakım ürünleri evde saç bakımı saç maskeleri doğal cilt bakımı bitkisel cilt bakımı erkek cilt bakım saç bakımı cilt maskeleri cilt lekeleri siyah noktalar sivilceler Bitkisel Cilt Bakımı Cilt Bakımı ve Güzellik Kuru Cilt Bakımı doğal cilt bakımı bitkisel cilt bakımı epilasyon laser epilasyon

Blog Arşivi




Aşırı tüylenmeler !

Aşırı tüylenmeler yüz, göğüs, karın, sırt, kol ve bacakların üst kısmında uzun kalın ve sert kılların çıkmasıdır. Bu durum kozmetik bir problemin yanında, aynı zamanda hormonal bir düzensizliği de gösterir.İşte size bunların açıklamalarını sunuyoruz.

Normal tüy Büyümesi :

Kıllar soğuk ve tahriş edici maddelere karşı koruyucudur. Her kıl derinin altında folikül adı verilen kökten büyür, ve kıl derinin üzerinde kalan kısmı alınsada kökü durduğu sürece büyümeye devam eder. insanda doğduğunda yaklaşık 50 milyon kıl kökü vardır, ve bunların sayısı 40 yaşından sonra azalmaya başlar. Erişkinlerde iki tip kıl vardır, bunlardan birincisi ince, renksiz ve kısa olan kıllardır. Birçok kadının yüzünde, göğüslerinde ve sırtında bu tip kıllar bulunur. ikinci tür ise hem kadın hem de erkeklerin başında, koltuk altında ve genital (cinsel) bögelerinde bulunan, sert uzun ve koyu renkli kıllardır. Erkeklerin yüz ve vücutlarında bulunan kıllarda bu ikinci türdendir. Ön kol (dirseklerin altı) ve bacakların dizden aşağısındaki kılların sayısı kişilerin hormonal durumundan bağımsızdır. Bu bölgelerdeki aşırı kıllanma hastalık değildir.

Hormon Dengesi ve Tüylenmenin Belirmesi:

Menarş’ın (adet kanamaları) başlaması ile genç bir kızın vücudunda bir kadına özgü değişikler olur. Bunlardan en önemlisi erkeklerden farklı ve az olan tüy dağılımıdır. Bu durum büyük oranda kadına özgü hormonal denge ile kontrol edilir. Sağlıklı bir hormonal yapı için beyindeki merkezler, yumurtalıklar, tiroid ve böbrek üstü bezlerinin uyum içinde çalışması gerekir. Beyindeki hipofiz bezi salgıladığı hormonlar yolu ile yumurtalıkların, memelerin, tiroid ve böbrek üstü bezlerinin fonksiyonlarını kontrol eder. Hipofizden salgılanan iki önemli hormon vardır. FSH: (Follikül Uyarıcı Hormon) yumurtalıklarda folikül olarak adlandırılan ve içinde yumurta bulunan sıvı dolu keseciklerin gelişmesini sağlar. LH: (Luteinize Edici Hormon) gelişmiş foliküllerin çatlamasını ve yumurtaların serbestleşmesini uyarır. Bu iki hormonun uyumlu çalışması ile sağlıklı yumurta gelişimi sağlanır. Yumurtalıkların salgıladığı en önemli hormon östrojendir (kadınlık hormonu). Östrojenin kadın vücudunun gelişiminde ve fonksiyonlarının devamında yeri çok önemlidir. Östrojenin en önemli fonksiyonlarından biri vücutda kadınsı bir tüy dağılımı sağlamaktır. Menapoza yaklaşıldığında yumurtalıklardaki yumurta deposu azalmıştır. Sağlıklı yumurta gelişimi olmaz ve östrojen Salınımı azalır. Hormonların bir orkestra gibi ahenk içinde çalışması ile kadının kendine öz fonksiyonları sağlıklı ve uyum içinde devam eder. Eğer kadında kalıtsal bir problem yoksa yumurta gelişimi, adet dönemleri, kılların vücutta dağılımı, üreme, kadınsı vücut ve ses gelişimi sağlıklı olacak ve aksamayacaktır.

Yüzde ve vücutta aşırı kıllanmaya neler yol açar?
Genellikle aşırı kıllanma kandaki androjenlerin (erkeklik hormonları) artmasına bağlıdır. Androjenler erkeklerde daha yüksek düzeylerde olmak üzere hem erkek hemde kadında bulunan hormonlardır. Androjenler ince, zayıf ve kısa olan kılların sert, uzun kıllara dönüşmesine neden olur. Androjen düzeylerinin yükselmesine ve bunun sonucu olarak da kıllanmaya neden olan durumlar;

Menapoz
Bu dönemde yumurtalıklardan östrojen (kadınlık hormonu) sentezi azaldığı halde androjen sentezi devam eder, buna bağlı olarak kıllanma görülebilir.

Genetik
Annesinde veya büyükannesinde aşırı kıllanma olan kişilerde aynı hastalığın görülme olasılığı fazladır.

İlaç yan etkileri
Erkek hormonları veya androjenik özellikler gösteren ilaçlar alan kişilerde aşırı kıllanma görülebilir.

Polikistik over hastalığı
Overlerde birçok kist oluşur ve erkek hormonları fazla olarak üretilir. Hastalarda aşırı kıllanma, düzensiz yumurtlama, adet düzensizlikleri, kısırlık ve şişmanlık görülür.

Yumurtalık Tümörleri
Nadir olarakda androjen salgılayan hormonlar aşırı kıllanmaya neden olur.

Adrenal (Böbreküstü Bezi) Bozuklukları
Androjenler adrenal bezlerinde de üretilir. Adrenal hiperplazi (bezlerin büyümesi) durumunda fazla androjen üretilmesine ve aşırı kıllanmaya neden olur.

Aşırı kıllanmanın nedeninin belirlenmesi
Yapılan hormon testleri ile kandaki androjen ve diğer hormonların seviyeleri belirlenir. Ayrıca yapılan ultrason incelemesi ve özel radyolojik incelemeler ile yumurtalık veya böbrek üstü bezlerinde ki tümörler tespit edilebilir.

Aşırı kıllanma nasıl tedavi edilebilir?

Kozmetik Tedavi
Tüy dökücü kimyasalların kullanımı, ağda, traş vs gibi yöntemler ile geçici olarak bu kıllardan kurtulmak mümkündür. Epilasyon kalıcı sonuç veren yöntemlerden biridir. ince elektroliz iğneleri ile kıl köküne hafif bir elektrik akımı verilir ve kıl kökü öldürülür. Hormon tedavisi görecek kişilerin epilasyonu en az altı ay sonra yaptırması uygun olur.

Tıbbi Tedavi :
Aşırı kıllanmanın tedavisinde en sık kullanılan ilaçlar doğum kontrol haplarıdır. Bu haplardaki östrojenler karaciğerde androjenlere bağlanarak onların etkisini azaltan proteinlerin üretilmesini sağlar. Diğer bir ilaç olan Spiranolakton androjenlerin ciltteki etkisini engeller. Böbrek üstü bezlerinin hastalıklarına bağlı aşırı kıllanmanın tedavisinde kortizon kullanılır. Son yıllarda GnRH anologları denilen bir grup ilaç ile yumurtalıklardan androjen salınımı engellenerek aşırı kıllanma tedavi edilmektedir. Hormon tedavisi ile yeni kıl çıkması engellenir. Önceden çıkan kıllar hormon tedavisi ile dökülmez, tedavinin bitiminden en az altı ay sonra epilasyon uygulanarak yok edilebilir. Hormon tedavisine başlandıktan ortalama bir ila iki yıl sonra ilacın dozu azaltılarak kıllanmanın tekrarlayıp tekrarlamadığı tespit edilir ve gerekirse ilaca daha uzun süre devam edilmeli...


kaynak:sacveciltbakimi.com

Tüylenmenin Belirmesi dikkat

Menarş’ın (adet kanamaları) başlaması ile genç bir kızın vücudunda bir kadına özgü değişikler olur. Bunlardan en önemlisi erkeklerden farklı ve az olan tüy dağılımıdır. Bu durum ise büyük oranda kadına özgü hormonal dengeye bağlı olarak kontrol edilir.

Sağlıklı bir hormonal yapı için beyindeki merkezler, yumurtalıklar, tiroid ve böbrek üstü bezlerinin uyum içinde çalışması gerekir. Beyindeki hipofiz bezi salgıladığı hormonlar yolu ile yumurtalıkların, memelerin, tiroid ve böbrek üstü bezlerinin fonksiyonlarını kontrol eder.

Hipofizden salgılanan iki önemli hormon vardır. FSH: (Follikül Uyarıcı Hormon) yumurtalıklarda folikül olarak adlandırılan ve içinde yumurta bulunan sıvı dolu keseciklerin gelişmesini sağlar. LH: (Luteinize Edici Hormon) gelişmiş foliküllerin çatlamasını ve yumurtaların serbestleşmesini uyarır. Bu iki hormonun uyumlu çalışması ile sağlıklı yumurta gelişimi sağlanır.

Yumurtalıkların salgıladığı en önemli hormon östrojendir (kadınlık hormonu). Östrojenin kadın vücudunun gelişiminde ve fonksiyonlarının devamında yeri çok önemlidir.

Östrojenin en önemli fonksiyonlarından biri vücutda kadınsı bir tüy dağılımı sağlamaktır. Menapoza yaklaşıldığında yumurtalıklardaki yumurta deposu azalmıştır. Ve sağlıklı yumurta gelişimi olmaz ve östrojen Salınımı azalır....

Hormonların bir orkestra gibi ahenk içinde çalışması ile kadının kendine öz fonksiyonları sağlıklı ve uyum içinde devam eder. Eğer kadında kalıtsal bir problem yoksa yumurta gelişimi, adet dönemleri, kılların vücutta dağılımı, üreme, kadınsı vücut ve ses gelişimi sağlıklı olacak ve aksamayacaktır.

kaynak:sacveciltbakimi.com

Saç ve cilt için besinlerinize dikkat edin

Çiğ tüketilen besinleri yiyerek güzelleşebilirsiniz. Bu besinler, saçınızı ve cildinizi güçlendirerek, bakım yapar.İşte size güzelleştiren besinlerin listesini sunuyoruz.

* Papatya: İçeriğindeki doğal enzim ve amino asit sayesinde, beyindeki mutluluk hormonunu arttırır.

* Salatalık: Karaciğeri ve böbrekleri çalıştırarak, idrarla birlikte vücuttaki üre asidi ve ürat tuzlarını eritip dışarı atılmasını sağlar. İçeriğindeki kükürt kanı temizler, ciltteki ter bezlerini çalıştırır, bol vitamin ve madeni madde vererek cildin taze ve pürüzsüz olmasını sağlar.

* Hindistan cevizi: ‘Lauric asit’ adında, nadir bulunan bir madde içerir. Bu madde, vücudun bulaşıcı hastalıklara ve virüslere karşı direncini arttırır.

* Keten tohumu: Yüksek oranda çoklu doymamış yağ asitleri, düşük oranda doymuş yağ asiti, yüksek oranda lifle birlikte bol miktarda potasyum, magnezyum, demir, bakır, çinko ve çeşitli vitaminler içerir. Kanserden kabızlığa, öksürük ve ses kısıklığından sedef hastalığına kadar çok geniş bir etki alanı bulunmaktadır.

* Zeytin: Safrayı arttırıp, karaciğeri çalıştırır. Karaciğer ağrılarını keser. Yaprakları ve kabukları, yüksek tansiyonu ve kandaki şeker miktarını düşürür.

* Roka: Roka yaprakları daha çok sonbahar ve kış aylarında salata olarak kullanılır. İştah açıcı, uyarıcı, kuvvet verici ve öksürük kesici özelliği vardır. Tohumları da aynı etkileri gösterir. Afrodizyak özelliği mevcuttur.

* Turp: Bol C vitamini, iyot ve kükürt içerir. Karaciğeri ve mideyi çalıştırır, böbreklerdeki kum ve taşı döker, cildi güzelleştirir. Uzmanlar, turpun bağırsakları dezenfekte ettiğini, akşam yenilen turp veya içilen bir bardak turp suyunun çok iyi uyku verdiğini söylüyorlar...

Beş adımda yüzünüze bakım yapın!

Yüzünüzü temizleyin: Bir temizleme sütüyle cildinize uzun, yukarı doğru masaj yapın ve yüzünüzü durulayın.

Kan dolaşımını harekete geçirin: Ilık suyun içine bir miktar aromaterapik esans dökün ve karıştırın. Bu karışımı bir bez yardımıyla yüzünüze sürün. Bezle yüzünüze dört-beş kez baskı yapın. Böylece sirkülasyona yardım etmiş olursunuz.

Peeling yapın: Düzenli olarak uyguladığınız peeling, cildinizi aydınlatır ve uygulayacağınız tedaviyi hızlandırmak için hazırlar. Peeling ürünüyle dairesel hareketler yaparak nazik bir şekilde baskı uygulayın ve masaj yapın. Boynunuzu unutmayın. Ardından cildinizi suyla temizleyin.

Cildinizi maskeyle canlandırın: Yüz temizliğinin önemli bir bölümü maskedir. Özellikle kil özlü ürünler, tıkalı gözenekleri açarak cildi aydınlatmaya yardımcı olurken, su bazlıları ise cildi nemlendirir.

Yoğun bakım kremleriyle cildi sakinleştirin: Tüm bu uygulamaların ardından yağ ya da yoğun bakım kremleri cildinizi yumuşatmaya yardımcı olacaktır.Deneyin göreceksiniz.

Makyaj tarzınız sizin kişiliğinizdir!

Makyajınızı yaparken, son trendleri ve moda renkleri takip etmek kadar, kişiliğin, sosyal statünün, saç, cilt, ten ve göz rengi hatta daha da önemlisi yüz şeklinin de dikkate alınması gerek...

Belirtilen hususlara dikkat edildiği takdirde son derece doğal, güzel unsurları öne çıkaran ve eğer varsa bazı kusurları da kolayca gizleyen bir sonuç elde edilebileceğini belirten uzmanlar, yüz şekillerini “Oval Yüz, Yuvarlak Yüz, Kare Yüz, Uzun Yüz, Üçgen Yüz, Köşeli Yüz” şeklinde gruplara ayırıyor.


Yüz şekillerine uygun olan makyajın tercih edilmesinin önemini ve püf noktalarını sıralayan uzmanlar, yanaklardan genişleyip, çenede incelen oval yüz şeklini ideal yüz şekli olarak benimsendiğini ifade ederek, “Oval yüz, düzeltme gerektirmeyen tek yüz şeklidir diyebiliriz ve diğer yüz şekillerine yapılan tüm müdahaleler, yüzü ovale yaklaştırmak içindir. Bu yüz şeklinde makyaj yaparken dikkat edilmesi gereken tek husus köşeli çizgilerden kaçınmaktır ve çizgiler olabildiğince yuvarlak uygulanmalıdır” denildi...

Yuvarlak yüzlerde daha anlamlı bir makyaj elde etmek için yüzün dış bölümlerine mutlaka müdahale edilmesinin gerekliliğini bildiren uzmanlar, “Özellikle çene ve elmacık kemikleri belirgin hale getirilmelidir. Bu tür işlemleri yapabilmek için cilt rengine uygun açık ve koyu olmak üzere iki fondötene ihtiyaç vardır. Yüze ten rengine uygun fondöten uygulandıktan sonra baz fondötenin 1.5 - 2 ton koyusu ile geriye çekmek, görüntüsünü yumuşatmak istediğimiz kısımlar gölgelenir. Yüzün üst bölümünde, kulak kenarından başlayarak alnın iki tarafına gölgelemeler yapılır. Alt kısımda ise kulağın yüze bitişik olan üst bölümünden çeneye kavisli gölge yapılır. Sonraki aşamada kulak memesinden başlayarak, yanak çukurundan buruna doğru kavisli bir gölge yapılır. Bu işlem elmacık kemiklerini belirginleştirerek yüze daha anlamlı bir ifade katacaktır. Yuvarlak yüzlerde allık elmacık kemiği üzerinden yanlarda gözün dış ucuna doğru, aşağı bölümde ise yanak çukurunda bir üçgen oluşturacak şekilde sürülür. Yuvarlak yüzlerde dikkatin orta bölüme çekilmesi gerektiği için ruj canlı sürülmelidir, ayrıca kaşlar ve gözler çekik boyanmalıdır” diye tavsiyede bulundu.Lütfen dikkat edin.

Kare yüzlerde ise yüze daha yumuşak bir ifade vermek ve yüze sertlik katan açıları ortadan kaldırmak için dikkat yüzün orta bölümüne çekilmeli ve bunun için de canlı renkler kullanılmalı diyen uzmanlar, “Öncelikle yüze ten rengine uygun bir fondöten uygulanır. Yüzün üst bölümünde 1- 2 ton koyu diğer fondöten kullanılarak saç diplerinden başlayarak, şakaklara doğru kavisli bir gölge yapılır. Daha sonraki alt bölümde ise kulağın üst kısmından, çeneye doğru inen yay şeklinde gölge yapılmalıdır. Çeneye aydınlatıcı tatbik edilir, ayrıca gözün dış kısmına ve uç yanak kemiği üzerine de aydınlatıcı sürülür. Dudaklar canlı boyanır ve allık yuvarlak yüzlerdeki gibi üçgen şeklinde uygulanır” açıklamasını dile getirdi...